Conan Alfa Yayınları 1999 Sayı 12 - Kayan Gölge

prince

Onursal Üye
20 Ağu 2012
4,464
26,952


file
file

file
file


Güzel bir hafta dileğimle dostlar.Her şey gönlünüzce olsun...


300 dpi. orjinal taramayı paylaşıyorum.


Conan ve çizgilere gönül vermiş dostlarıma saygılarımla...



Mediafire




 
Moderatör tarafında düzenlendi:

hüseyin aksakal

Onursal Üye
Çeviri & Balonlama
7 Eyl 2010
773
5,727
Kdz. Ereğli
Değerli Prince...
Bu serinin Alfa'nın en derli toplu serisi olduğunu daha önce de belirtmiştim. Robert E. Howard'ın Kayan Gölge-Alacakaranlık Xuthal öyküsü fanlar tarafından çok tutulan öykülerden olmasa da, içinde Conan'ın hayatının pek anlatılmamış hareketli bir bölümünü aktarır. Bu bölüme daha sonra Ejderin Saati-Fatih Conan romanında da gönderme yapılır.

Fatih Conan'daki gönderme şöyle:


“Hayır! Kara veba sıradan bir salgın değil. Stygia mezarlarında gizlenir ve sadece büyücüler tarafından ortaya çıkarılır o. Ben Prens Almuric’in Stygia’yı işgal eden ordusunda bir silahşördüm ve onun otuz bin adamından on beş bini Stygia okları ile can verdi, kalanı ise güneyden esen bir yel gibi üstümüzde dalgalanan kara vebayla. Sağ kalan tek kişi benim.”

Kayan Gölge öyküsünde bu döneme ilişkin şunlar aktarılır:

Yaşama şansı Cimmerialının çelikten kaslarına taze bir güç ve canlılık vermişti. Kumlu boşlukta yolculuğa yeni başlamış gibi uzun adımlarla yürüdü. Uygar adamların mahvolacağı yerlerde onu sağ tutan vahşetin dinçliği ve dayanıklılığı bahşedilmiş bir barbarlar barbarıydı o.

O ve kız, şimdiye dek bildiği kadarıyla, Prens Almuric’in ordusundan tek sağ kalanlardı. Asi Koth prensini yenilgide izleyen o karmakarışık, çılgın kalabalık, yıkıcı bir kum fırtınası gibi Shem topraklarını ezip geçmiş, Stygia’nın sınır eyaletlerini kana boyamıştı. Peşlerindeki bir Stygia ordusuyla, Zenci Kush krallığını aşmışlar, lakin sonuç sadece güney çölünün kıyısında imha edilmek olmuştu. Conan içinden güneye doğru indikçe çekilen, nihayet çıplak çölün kumlarında kuruyan muazzam bir sele benzetiyordu bunu. Üyelerinin—paralı askerler, dışlanmışlar, yıkılmış adamlar, kanundışılar—kemikleri Koth yaylalarından, sahraların kumullarına dek dağılmıştı.

Stygialılar ve Kushlular, tuzaktaki kalıntıları kuşattığında, Conan kılıcıyla bir yol açmış ve kızla birlikte deve sırtında kaçmıştı o son katliamdan. Arkalarındaki ülke düşman kaynıyordu; onlar için açık olan tek yol güneydeki çöle gidendi. Onlar da bu tehditkâr derinliklere dalmışlardı.

Kız, Conan’ın saldırdıkları bir Shem kenti köle pazarında bulup sahiplendiği bir Brythunialıydı. Kızın bu meselede diyecek lafı olmamıştı ama yeni pozisyonu bir Shem haremindeki herhangi bir Hyborialı kadına göre minnet duyarak kabulleneceği kadar üstündü. Bu yüzden Almuric’in lanetli ordusunun serüvenlerini de paylaştı.


Değerli Prince'nin bu serinin yenilenmesindeki çabası özellikle önemli. Koleksiyonculara veya Conan okumaya yeni başlayanlara bu seriyi öncelikle okumalarını tavsiye ederim.
 

The_DarknesS

Yönetici
Çeviri & Balonlama
17 Nis 2010
9,538
28,575
İzmir
Kayan Gölge öyküsünü bir kaç kere okumuşumdur. Sevdiğim hikayelerdendir. Ama Kızıl Kule'deki Dehşet isimli öyküyü daha çok severim. Amalric'in başrolde olduğu öykünün sonunda Conan'ın bir kurtarıcı olarak gelmesi ve Amalric ile kız arkadaşına sahip çıkmasını çok beğenirim. Conan'ın ilkel devirlerdeki saf ahlak anlayışını da çok güzelce anlatan öykü benim için değerlidir.
Teşekkürler dostum.
 

sarkomer

Yönetici
18 Ağu 2009
13,336
302,071
Dostların dolu dolu mesajları yanında benim kuru teşekkürüm yavan kalacak ama
gönülden olduğunu belirterek kabul edilmesi istirhamı ile teşekkürlerimi iletiyorum.
Saygılarımla Sayın "Prince"...
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Üst