The Beatles ve Tenten avanesi...

[Gabby]

Bu Beatles albümü, kardeşimin bir Hollanda seyahati dönüşünde getirdiği iki 33’lük uzunçalardan (LP) biriydi, diğeri Elvis Presley’in Forever albümüydü.
Yıl Ağustos 1977… ay bile aklımda kalmış çünkü ben plakları evire çevire dinlerken birkaç gün sonra Elvis ölmüştü.
Beatles albümünde elektro piano ile desteklenmiş harika bir parça vardır: Don’t Let Me Down…

... evvel zaman içindeydi, güzel günlerdi…


Kayıp Kuşak üçlemesinin yazarı Hikmet Temel Akarsu’nun bir kitabının girizgahı şöyledir:

“Nice lodoslar yorgunu Moda’nın köklü ailelere mensup erkekleri ikiye ayrılırlardı: Elvis koleksiyonerleri ve Beatles koleksiyonerleri…
Moda sokaklarında rastladığınız ak saçlı, mesut, dingin ihtiyarlar asla Modalı değillerdir. Çünkü gerçek Modalı yaşlanmaz…
Bir kelebek gibi, kısacık bir zaman diliminde solar gider…
Yarım kalmış tutkular kalbinde, bir yarım şarkı kulaklarında, gözü yaşlı, yadigar kadınlar bırakmış geride, gamlı…
Ve fonda hep o ağlatan şarkı Always on my mind… Elvis’ten…”


Güzel günlerin anısına, günümüz yorumuyla bir Don’t Let Me Down coverı…

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

YouTube​

 

[savok]

Şarkıyı keyifle dinledim ancak asıl şaşkınlığım bu benzerliği farkedebilmiş olmanız... Çok büyük bir görsel hafıza ve bilgi gerektiriyor... İşte ben de olmayan tüm özellikler... Bu arada youtube'dan bu şarkının orjinalini bir kez daha dinledim, beatles'ın yeri bir başka!...
Bu arada hiç tanımadığım bir yazarı (Hikmet Temel Akarsu) da bu akşam sayenizde öğrendim, en yakın zamanda okuyacağım.
Saygılarımla!..

 

[Baltimora]

Okunası ve bakılası son derece keyifli bu paylaşımınız için teşekkürler üstadım.

Özellikle Ten Ten resmi beni benden resmen aldı götürdü bir yerlere..

 

[profesör]

Önceki akşam ofisimde ziyaretime gelen Kültür Bakanlığı ses sanatçısı bir dostum Türk Sanat Müziğinden nefis bir ziyafet çekti... Ballantine dostumuz da vardı

Dün gece Türk Halk Müziği dinlemeye gittim; Büyükbeyaz dostumuzu andım...

Bu doyumsuz sunum karşısında bu geceyi batı müziğine adamaya karar verdim
Önce Don't Let Me Down
Arkasından You Tube'dan Always On My Mind… Elvis abimizden
Hızımı alamadım
Biraz da Pink Floyd takılacağım

Çayım demlendi, keyfime bakacağım

 

[kicker]

Beatles'dan söz edilince bendeniz de yerimde duramam...

Öncelikle paylaşımlar için çok teşekkür ederim. Cover ilginç gerçekten, sadece gitar çalınan söz olmayan bölümleri gözüm kapalı dinlesem, bu parçayı çalan Pink Floyd diye yemin edebilirim. İlginç bir karışım olmuş Pink Floyd ve Beatles...

İstanbullu değilim taşralıyım ama kendimi bildim bileli Beatles hayranıyım. Önce melodileri çekti kendilerine beni, sonra İngilizce'nin belini biraz kırdığım dönemlerde de şarkı sözleri beynime nakşoldu. Her ne kadar ara sıra uyuşturucu etkisiyle sapıtsalar da bu Beatles amcalar dünyanın en güzel aşk ve sevda şarkılarından bazılarına imza atmışlar. Belki de bu çekiyor beni, bilemiyorum.

Don't Let Me Down, 1969 yılında John Lennon tarafından Yoko Ono'ya ithafen yazılmıştır. Aslında bir sevda şarkısıdır ama yaman olur bu tiplerin sevdası, özgün olur, kavgacı olur, benliğinden ödün vermez. Bu adam çekik gözlü kısa boylu ve çoğu insana göre de çirkin sayılabilecek bir Japon kadını, Yoko Ono uğruna, fıstık gibi ilk karısını ve çok sevdiği oğlunu bırakıvermiştir. Cayır cayır yanmaktadır Yoko için. Ama gidip ona kayıtsız şartsız teslim olmaz, ona aşk şarkısı yazarken bile "Don't let me down" (beni hayal kırıklığına uğratma) der... Hem bir teslimiyet, hem bir öz savunma, hem de azıcık emir kipi vardır bu sözlerde... "Bu şarkı John'un Yoko'ya karşı bir öz savunmasıdır" der Paul McCartney.

(Paul amcası John'un ilk karısından olma oğlu Julian için daha sonra "Hey Jude" parçasını yazacaktır. Hatta bu parçayı 2012 Londra Olimpiyatları'nın açılışında, saçı başı ağarmış hali ile piyano eşliğinde çalıp söyleyecek ve tüm dünyaya dinletecektir. Onu da ömrümüz olursa ileride başka bir konuda paylaşırız)

Fazla tıraş cildi bozar, şimdi şarkı sözleri geliyor. Önce İngilizce, sonra Türkçe.

Saygılarımla.

Don't Let Me Down
Don't let me down, don't let me down
Don't let me down, don't let me down

Nobody ever loved me like she does
Oh, she does, yeah, she does
And if somebody loved me like she do me
Oh, she do me, yes, she does

Don't let me down, don't let me down
Don't let me down, don't let me down

I'm in love for the first time
Don't you know it's gonna last
It's a love that lasts forever
It's a love that had no past (Seeking past)

Don't let me down, don't let me down
Don't let me down, don't let me down

And from the first time that she really done me
Oh, she done me, she done me good
I guess nobody ever really done me
Oh, she done me, she done me good

Don't let me down, hey don't let me down
Heeeee, don't let me down

Don't let me down
Don't let me down, don't let me let down
Can you dig it? Don't let me down


Copyright:

Writer(s): Paul Mccartney, John Lennon
Copyright: Sony/ATV Tunes LLC
Lyrics powered by www.musiXmatch.com


Beni Hayal Kırıklığına Uğratma

Beni hayal kırıklığına uğratma, beni hayal kırıklığına uğratma
Beni hayal kırıklığına uğratma, beni hayal kırıklığına uğratma

Kimse beni onun gibi sevmedi
Oh, onun gibi, evet, onun gibi
Ve birisi beni onun gibi sevmiş olsaydı
Oh, onun gibi, evet, onun gibi

Beni hayal kırıklığına uğratma, beni hayal kırıklığına uğratma
Beni hayal kırıklığına uğratma, beni hayal kırıklığına uğratma

İlk kez aşık oldum
Bunun son olacağını bilemezsin
Bu sonsuza dek sürecek bir aşk
Bu geçmişi olmayan bir aşk (Geçmişi arayan)

Beni hayal kırıklığına uğratma, beni hayal kırıklığına uğratma
Beni hayal kırıklığına uğratma, beni hayal kırıklığına uğratma

Beni gerçekten etkilediği zamandan beri
Oh, etkiledi beni, beni çok etkiledi
Sanırım kimse beni böyle etkilemedi
Oh, etkiledi beni, beni çok etkiledi

Beni hayal kırıklığına uğratma, hey beni hayal kırıklığına uğratma
Heeeee, beni hayal kırıklığına uğratma

Beni hayal kırıklığına uğratma
Beni hayal kırıklığına uğratma, beni hayal kırıklığına uğratma
Bunu anlayabilir misin? Beni hayal kırıklığına uğratma

 

[abartman]

Beatles'in bu albüm kapağı da tıpkı Abbey Road'un kapağı gibi bir ikona dönüştü zaman içinde. Bir çok müzik grubu tarafından imitasyonları yapıldığı gibi sizin verdiğiniz örnekte görüldüğü şekilde farklı mecralarda da yansılamarı oldu. Aslında yukarıdaki albüm kapağı da bir reprodüksüyon niteliğinde. 1962-1966 yıllarına ait hitlerinin derlendiği ilk albümün kapağında da aynı mekanda yıllar önce çekilmiş bir fotograf yer alır.

 

[Gabby]

...Bu arada hiç tanımadığım bir yazarı (Hikmet Temel Akarsu) da bu akşam sayenizde öğrendim, en yakın zamanda okuyacağım.

Arada hüzün yumağı çarpıcı cümleler kuran, şiirsel bir dili olan keyifle okuduğum bir yazardır Hikmet Temel Akarsu... Çizgiroman tutkunu olması da işin bir başka yönüdür; Ken Parker, Tenten vd. çizgiroman yazıları da okunasıdır, derya denizdir yani...

Bu arada onca cover arasından bu videoyu da orkestranın kullandığı zillerin markası İstanbul olduğu için özellikle seçmiştim. Hani "dünyanın en büyük derbisi FB-GS" diye diye en sonunda kendimizi de inandırdığımız bir şehir efsanemiz var ya, bu markayı da yıllar önce ilk öğrendiğimde öyle sanmıştım. İstanbul'da el yapımı olarak üretilen bu zillerin kullanıcı listesini okurken gözlerime inanamamıştım, Beatles, Jimi Hendrix, Deep Purple... hele Pink Floyd ve Dire Straits'i de gördüğümde yok artık demiştim...

 

[abartman]

İstanbul zillerinden önce Zilciyan popülerdi. Muhtemelen saydığınız ünlülerin çoğu önce onu kullanmışlardır. Rivayete göre İstanbul zillerinin kurucusu da Zilciyan'ın çıraklarından biriymiş. Zilciyan ailesi 1600'lerden beri bu işle uğraşır, özellikle mehter takımı için üretirlermiş zillerini. Aile 70'lerin sonunda Amerika'ya göç edince, sır gibi sakladığı yapım tekniğini çıraklık döneminde öğrenmiş olan İstanbul Zilleri'nin kurucusu bu bilgiyi kendi zillerinin yapımında kullanmaya başlamış. Zilciyanlar ise Amerika'da fabrikasyona döndürmüşler işi, böylece el yapımı İstanbul zilleri daha tercih edilir olmuş.

Zamanın behrinde bir arkadaşımız için elden düşme bir bateri seti almıştık. Eski sahibi çatı katında yer açmak için üç paraya elden çıkarmıştı bateriyi. İşin ilginci 3 tane Zilciyan zili gelmişti beraberinde. Kıymetini öğrendiğimizde havalara uçmuştuk..

Ne günlerdi!