"Hızlı Gazeteci" Öfke Dolu!

[scanfan]

"Hızlı Gazeteci" Öfke Dolu!
Cumhuriyet'e Karşı Yeraltı Savaşı: Necdet Şen

Aşağıdaki röportaj 3 Mayıs 1992 tarihli "Nokta" dergisinde çıktı. Cumhuriyet gazetesine günlük tefrika halinde çizdiği "Hızlı Gazeteci" bantlarından ikisi gazete yönetimi tarafından sansürlenince, çizer Necdet Şen gazeteden ayrılmış, ama muhalefete evinden devam etmiş. Faks kullanarak underground yayına başlayan Şen sansürsüz bantlarını onlarca gazeteye ve basın kuruluşuna (Cumhuriyet dahil!) göndermeye başlamış. Röportajda ayrıca Necdet Şen'in kim olduğunu, çizmeye nasıl başladığını, "Hızlı Hazeteci"yi nasıl ortaya çıkardığını, Cumhuriyet'deki yönetim değişikliğinin ne olduğunu filan da öğreniyoruz.

​

 

[Beymelikli18]

Sendende iyi bir araştırmacı olur üstadım ellerine sağlık.

 

[Hakan Alpin]

Necdet Şen gibisi gelmedi, gelmez.. Ne yazık ki, basın özgürlüğü dedin mi mangalda kül bırakmayanlar onun sansürlenmesini, kovulmasını sadece seyrettiler.. Sitesi derkenar.com'daki tüm yazıları o dönemin ve o dönemin önde gelen basın mensuplarının aslında neyin peşinde olduğunu peşpeşe deşifre etti.. Ha, etti de n'oldu? Ortada ne gazete çizgiromanı kaldı, ne de Necdet Abi'ye çizecek mecra.. Keşke şu an basılan aylık ya da haftalık mizah dergilerinde Necdet Şen çizgilerini, yorumlarını yeniden görsek, okusak..

Bana göre, Türk Çizgiroman Tarihi'nin En Büyük 10 Çizerinden biri Necdet Şen'dir..

 

[serdary67]

Ülke de resmen işidci mantık hakim basında buna bağlı olarak da resim ve çizim nerdeyse sıfır seviyesinde bakalım daha neler göreceğiz.

 

[direnc11]

Eleştirdiği yazarların bu eleştirilere dair yanıtlarını bilmediğim için pek fazla şey söyleyemeyeceğim. Bir başka konuda sinema ve dizi oyuncularının hiçbir sosyal güvenceleri olmadan çalıştıklarını söylemiştik. Aynı şey gazetecilik için de geçerli. Uzun yıllar gazetecilik yapan ve hiçbir sosyal güvencesi olmayan dostlarım oldu.

Teşekkürler, üstadım.

 

[profesör]

Eleştirdiği yazarların bu eleştirilere dair yanıtlarını bilmediğim için pek fazla şey söyleyemeyeceğim. Bir başka konuda sinema ve dizi oyuncularının hiçbir sosyal güvenceleri olmadan çalıştıklarını söylemiştik. Aynı şey gazetecilik için de geçerli. Uzun yıllar gazetecilik yapan ve hiçbir sosyal güvencesi olmayan dostlarım oldu.

Teşekkürler, üstadım.

Halil İ. Yıldırım usta, yıllarca mizah sayfası hazırladığı ve ayrıca karikatür çizdiği Sabah Gazetesi'nde sigorta kaydı yapılmadığı için orada çalışmamış görünüyor.

İşçi hakları şampiyonu olarak bilinen gazetelerde sendikalı işçiye hayat hakkı tanınmadığını, o camiayı tanıyan herkesin malumu

Necdet Şen, kimselere müdanaa etmeden Kıral Çıplak diyen bir usta
Hızlı Gazeteci, Türkiye'de sayılı bir kaç özgün çizgi romandan birisi ve harika bir eser

Çok teşekkür ediyorum sevgili scanfan

 

[scanfan]

Cumhuriyet gazetesinde 1992'de gerçekleşen 'iç savaş'ın perde arkasını taraflardan biri olan Hasan Cemal kendi açısından "Cumhuriyet'i Çok Sevmiştim" adlı kitabında anlatmış (Doğan kitap). Kitapla ilgili olarak Milliyet gazetesine 4 Aralık 2005'te aşağıdaki röportajı vermiş. Kitap aynı zamanda Türkiye'nin basın tarihine ait yakın bir dönemin de tanıklığını yapıyor. Tabii bu tek taraflı bir tanıklık. Karşı tarafın da bir kitabı var mıydı, ya da bunlara bir cevabı oldu mu, bilmiyorum. Aslında bu gibi konularda her iki tarafı da dinlemek lazım gibime geliyor. Yazının devamı için link verdim, uzun bir yazı bu, merak eden olursa devamını linkleri takip ederek okuyabilir.

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için Giriş yap veya üye ol.

​