Lami Tiryaki
Onursal Üye
- 21 Nis 2009
- 513
- 3,727
Çizgi Düşler şimdiye kadar ne iş etti ne yaptıysa güzel etti bence. Amma velakin şu Altrove olayı bir başka güzellik vesselam.
Dünden beri bir sayıya daha kıydım ve bu akşam 7 numaradaki Edgar Allan Poe'nun konuk(daha doğrusu başoyuncu) olduğu Karanlıkta Bağıran Ev'i okuyup bitirdim. Altrove öykülerini öyle oturup heyecanla bir solukta okuyup bitirmiyorum. Yavaş yavaş tadını ala ala okuyorum. Castelli Martin Mystere'de bir yol ayrımına gelip sıradan öyküler yazarken aslında yeni arayışları da unutmamış. Altrove bu arayışın bir ürünü gibi geliyor bana. Gerçi sadece ilk öyküleri Castelli yazmış ama belgesel kısımlardan anladığım kadarıyla Carlo Recagno'nun senaryolarına ciddi katkılar veriyor. Yıllar boyu Martin öykülerinde altyapısını mükemmelen hazırlayıp sunduğu Başka Bir Yer'i böyle belgeselvari bir dizide kronolojik öykülerin mekanı yapmak, diziye de adını bizzat vermek bizim gibi Martin tutkunları için ne şans! Bence usta bunu uzun yıllar planlayıp öyle hayata geçirmiş olmalı. Her bir sayıda edebiyatın, bilimin, sanatın ünlülerinden birini konuk edip bütün öyküyü o karakterin etrafında döndürmek, bu arada da Martin Mystere keyfi yaşatmak kolay olmasa gerek. Böyle çetin bir uğraşın altındanda Recagno kalkardı ancak. Recagno bence Ateş ve Buz Adası'yla başlattığı ve Castelli'yi kıskandıracak mükemmellikteki Martin destanından sonra bu dizinin emanet edilebileceği ilk yazar olarak kendini kanıtlamıştır.
Poe'lu öykü öylesine güzel, öylesine akıcı gidiyor ki. Olay Başka Bir Yer'den çıkıp, gizemli sokaklara, esrarengiz katillere, perili evlere, güzel kadınlara kayıyor siz farkında olmadan. Ee konuk başrol oyuncumuz Poe. Kolay değil onun üzerine öykü kurmak. Ama başarmışlar. Sonu itibariyle Poe metinlerini aratmayan güzel bir final çıkmış ortaya. Poe metinlerini aratmayan müthiş bir duygusallık ve arada bir tam tersine analitik çıkarımlar içeriyor.
Altrove dizisinin her bir öyküsü birbirinden güzel. Yazıkki sadece yılda bir kez çıkıyor ve biz cilt bazında İtalya'yı yakalamış durumdayız. Buna bir yandan eli yüzü düzgün güzel öyküler çıktığı için sevinirken öte yandan malzeme kısıtlı olduğundan dolayı üzlüyorum. Yine de hala okumadığım dört macera duruyor.
Selamlar
Lami Tiryaki
Dünden beri bir sayıya daha kıydım ve bu akşam 7 numaradaki Edgar Allan Poe'nun konuk(daha doğrusu başoyuncu) olduğu Karanlıkta Bağıran Ev'i okuyup bitirdim. Altrove öykülerini öyle oturup heyecanla bir solukta okuyup bitirmiyorum. Yavaş yavaş tadını ala ala okuyorum. Castelli Martin Mystere'de bir yol ayrımına gelip sıradan öyküler yazarken aslında yeni arayışları da unutmamış. Altrove bu arayışın bir ürünü gibi geliyor bana. Gerçi sadece ilk öyküleri Castelli yazmış ama belgesel kısımlardan anladığım kadarıyla Carlo Recagno'nun senaryolarına ciddi katkılar veriyor. Yıllar boyu Martin öykülerinde altyapısını mükemmelen hazırlayıp sunduğu Başka Bir Yer'i böyle belgeselvari bir dizide kronolojik öykülerin mekanı yapmak, diziye de adını bizzat vermek bizim gibi Martin tutkunları için ne şans! Bence usta bunu uzun yıllar planlayıp öyle hayata geçirmiş olmalı. Her bir sayıda edebiyatın, bilimin, sanatın ünlülerinden birini konuk edip bütün öyküyü o karakterin etrafında döndürmek, bu arada da Martin Mystere keyfi yaşatmak kolay olmasa gerek. Böyle çetin bir uğraşın altındanda Recagno kalkardı ancak. Recagno bence Ateş ve Buz Adası'yla başlattığı ve Castelli'yi kıskandıracak mükemmellikteki Martin destanından sonra bu dizinin emanet edilebileceği ilk yazar olarak kendini kanıtlamıştır.
Poe'lu öykü öylesine güzel, öylesine akıcı gidiyor ki. Olay Başka Bir Yer'den çıkıp, gizemli sokaklara, esrarengiz katillere, perili evlere, güzel kadınlara kayıyor siz farkında olmadan. Ee konuk başrol oyuncumuz Poe. Kolay değil onun üzerine öykü kurmak. Ama başarmışlar. Sonu itibariyle Poe metinlerini aratmayan güzel bir final çıkmış ortaya. Poe metinlerini aratmayan müthiş bir duygusallık ve arada bir tam tersine analitik çıkarımlar içeriyor.
Altrove dizisinin her bir öyküsü birbirinden güzel. Yazıkki sadece yılda bir kez çıkıyor ve biz cilt bazında İtalya'yı yakalamış durumdayız. Buna bir yandan eli yüzü düzgün güzel öyküler çıktığı için sevinirken öte yandan malzeme kısıtlı olduğundan dolayı üzlüyorum. Yine de hala okumadığım dört macera duruyor.
Selamlar
Lami Tiryaki
Son düzenleme: