Tex Willer ve Kit Carson Kapitalist! (mi:))

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

yeryüzü

Yönetici
3 Eki 2011
17,047
75,617
hiçbiryerde :)
Dün açılan konuda Tex ve arkadaşlarının
dinleri tartışıldı, güzel konuydu beğendim.

Bu konu aklıma Tex ve diğer çizgi roman
kahramanların neye veya kime hizmet
ettikleri sorusunu getirdi ki bu da hep
tartışılmıştır sevenleri arasında.

Bence Tex ve arkadaşları kapitalisttir,
üç nedenle. Birincisi temelde hep devlete
hizmet ederler. Genellikle askeri bir görev
alır ve onu yerine getirirler. Bu görevler
sırasında emirlerin dışına çıkıp "adalet"
adına farklı uygulamalar yapsalar da
maceralarda genellikle "kanunlar" korunur.
Çelişkileri de çoktur. Hem Navajo kabilesinin
reisi, hem kızılderili ajanı, hem de ranger.
Bunlar sık sık kahramanımızı sıkıntıya sokan roller.
İkinci nedenimiz: ranger ise maaş ta alıyordur,
tabii onu maaş kuyruğunda hiç görmedik o ayrı
konu (yoksa görmüş müydük). Üçüncü neden ise; her
ne kadar Teks ve arkadaşlarının sabit bir gelirleri
yok gibi görünse de bir iki macerada geçiyordu
sanırım, bilinmeyen bir yerde bulunan "altın madeni"
veya "altınlardan oluşan bir hazine" dostlarımızın
yardımına koşuyor gerektiğinde, bizim gözlerimizin
görmeyeceği şekilde tabii:)...Üçüncü neden çok
inandırıcı değil gibi görünüyor ama neden olmasın?
Teks konusunda değerli arkadaşlar bu konuda çok
örnek gösterebilirler ama benim vardığım yargı bu.

Tex ile birlikte doğal olarak Tommiks ve neredeyse bir
krallık kurmuş olan Kızılmaske'yi, ayrıca bildiğimiz gibi
ABD'nin bağımsızlığını isteyen Çelik Blek ile Kaptan Swing'i
bu kategoride sayabilirim. Bir de yenilerden Julia,
Nathan Never ve her ne kadar beş parasız da olsa
Dylan Dog ilk aklıma gelenler. Nasıl kapitalistler;
söze gelince mangalda kül bırakmayan ama mesela
benim gibi, gül gibi yaşayıp giden :).

Şimdi gelelim anti-kapitalist olanlara. Benim düşüncem
bunlar Corto Maltese, Mister No ve Ken Parker. Bunların
diğerlerinden farkı, sistemle, hükümetlerle kesin olarak
sorunlarının olması ve farklı bir yaşam tarzını tercih
etmeleri. Ken Parker son iki kitabında bir greve katılıyor,
bir polisi öldürmek zorunda kalıyor ve tamamen yasadışı
oluyor. Mister No, askerlikten atılıyor, sistemden kaçmak
için New York'tan ve ABD'den ayrılıyor. Corto Maltese ise
hep geziyor dünyayı serseri bir korsan-kaptan olarak ve
herhangi bir devleti, düzeni kollamak gibi bir derdi olmadan.

Son olarak bu konu ne işe yarayacak diye düşününce
şunu söyleyebilirim, çizgi roman okurken farklı gözlerle
bakabilmek, maceraların konularını farklı yönlerden
değerlendirerek zenginleştirmek, farkında olmadan
kendimizi özdeşleştirdiğimiz karakterleri ve kendimizi
biraz daha tanımaya çalışmak vs.

İşin aslı dostlar, sanırım çizgi roman kahramanları hem her
şeydir, hem hiçbir şey. Belirsizlik ve değişim içindedirler onlar da.
Yıllar geçtikçe bir yandan özellikleri belirginleşir, diğer yandan
belirli bir kalıba sokmayı istemez yaratıcıları onları, yoksa
okuyucu yadırgayabilir, mesela tirajları düşer:).. ve böyle gider...

son olarak, önemli olan temelde iyi bir hikaye ile
keyif veren çizgiler ve bazen gözümüzden kaçırıyoruz ama kendimizi değil,
kendimiz özelinde çizgi romandan konuşuyoruz, yanlış anlaşılmasın :)...
 
Son düzenleme:

enger66

Onursal Üye
26 Eyl 2010
1,036
3,279
Vahşi hayatta bir aslanın yediği et miktarıyla
bir çitanın yediği et miktarı aynı olabilir mi?​
 

Lobador

Çeviri & Balonlama
21 Tem 2015
1,263
9,898
Yoksa Tex ve Kit aşağıdaki kahveye mi gidiyorlar :D:D
afyonlu-katolik-gay-tasfirin-ustalari--i42370.jpg
 

Mehmet Serdar Ateş

Onursal Üye
4 Ara 2009
969
3,353
Kütahya
Değerli yeryüzü,
ÇR konusunda güzel bir değerlendirme olmuş, Körü körüne bağlanma yerine, sorgulayıcı olma adına güzel bir yazı...

subliminal mesajlar var (mı?)
İdeolojik bir dayatma var mı?
Kapitalist düşünce,
üstünlük dayatması var mı?

gibi, gibi,

Bazen izlediğimiz filimlerde birkaç saniye içinde verilen öyle görüntüler görüyorum ki, denk gelmiş demek saflık oluyor.

ÇR konusu da böyle ... Yersen mantığı neden olmasın.

Teşekkürler


16426024_1899736523591909_6509318564418359351_n.jpg
 
Son düzenleme:

KARAOĞLAN

Onursal Üye
2 Şub 2010
3,004
20,647
Gaziantep
Benim görüşüme göre;
Hiç biri kapitalist değil. Kapitalist olmaları için sermaye birikimlerinin olması, bir işletmeye sahip olmaları ve orada çalıştırdıklarının (emeğin bir bölümünün gaspı) emeklerini sömürmeleri gerekir.
Örneğin bir terzi yanında bir-iki kalfa çalıştırıyorsa o bile küçük çaplı bir kapitalisttir.(Küçük burjuva).
Ama şunu söyleyebiliriz, Tex ve "ortakları" mevcut kapitalist düzenin hizmetinde-düzen koruyucularıdır.
 

ertekin

Süper Üye
22 Ağu 2009
1,913
4,850
Navajo Köyü
Dün açılan konuya göre daha bir aklı başında, ölçülü ve mantıklı bir konu,
Aslında orda tövbe tövbe deyip, işi espiriye verip bir kaç kelam yazmışlığım var;
Madem ki moda oldu bende modaya uyayım ve şöyle bir konu açayım,
Tex Willer ve Kit Carson Türk müdür? :D
Olur mu olabilir, Tex külliyatını baştan tarayıp diğeri gibi saçma olmayan deliller sunarsam tamamdır, :D
 

serdary67

Onursal Üye
18 Eki 2009
8,731
25,954
ordu-turkey
Sayın dostlar dün ve bugün yapılan teksle ilgili yorumları okudum.Öncelikle dindarlık denen kavramı iyi yorumlamak lazım.İslamın tek kaynağı olan kuran der ki sizleri bir et parçasından hem birbirinizi hem yaratılan diğer canlıları sevin ve salat yani destekleyin sahip çıkın diye bu dünyaya yarattık.Ademin cenneti bir bahçeydi ve çıkarılma nedeni orayı kendi mülkü görmesiydi.Nitekim kuran da habil kabil kıssası bunu anlatır.Mal mülk kısaca dünyada sahip olunan taşınmazların asıl sahibi yaratandır.Bizlerse onu nasıl kullandığımızın hesabını vereceğiz.
Dolayısıyla islam anti kapitalist ve yegane sosyalist dindir.Çünkü mal biriktirmeyi yasaklar.Sadece bir ev geçinmeye yetecek bir gelir.Ve binek hayvanı veya taşıtı bunlar meşrudur.Bunlar harici tüm birikimler hatta ikinci üçüncü evi alıp kiraya vermek bile riba olarak tanımlanmıştır.Amaç toplumda fakir ve ihtiyaç sahibi olmaması sokakta aç canlı kalmamasıdır.Çizgiromanlar batı kültürünün yansıması olduğuna göre teksin kapitalist olmasından tutun,kızılmaske ve zagorun beyaz ırkın başka ırkı idare ettiği üstün ırk olduğu mesajına kadar her mesajı barındıracağını göz önüne almamız gerekir.
Martinin kayıp mu kıtası maceralarında aslında işlenen yine insanlığın atasının beyaz ırk olduğudur.Ki bu james churcwall'ın kayıp kıta mu kitabında delilleriyle de işlenmiştir.Kitabı okumuş biri olarak şunu yazayım.Atatürk türklerin kökeninin mu kıtasına kadar uzandığına inanmış ve bu yüzden tahsin mayapeteki meksikaya araştırmaya yollamıştır.
Kısaca çr sadece çr değildir.İçinde bolca tez ve antitez barındıran bir yayındır.Ama amerikan uçmalı falanlı kitaplarını ve manganın bazı türlerini buna dahil etmiyorum.
 

abolardis

Onursal Üye
12 Şub 2011
6,630
24,406
Kapitalist olabilmek için zengin olmak yetmez tabi
1-Öncelikle emek sömürüsü yapıp artı değeri cebellezi yapacaksınız.
2-Emekçilerin haklarını verseniz bile hiç bir zaman sınıf atlayabilecek kadar ücret vermeyeceksiniz.(Yani rakip yaratmayacaksınız.)
3-Sürekli biriktireceksiniz ve biriktirmenin dayanılmaz ağırlığı altında hiç ezilmeyeceksiniz.
4-Sürekli özgürlükten bahsedeceksiniz ancak bunları yaşamaya ekonomik imkan tanımayacaksınız.
5-Bir yerde biriken zenginliği elde etmek için insan hayatını hiçe sayacaksınız.
6-Zenginler kolonisi oluşturup vip olacaksınız ekonomik tabakada alta kalıp ezilenlere vah vah diyip görmezden geleceksiniz.
7-Sürekli ev araba değiştirip haktan hukuktan bahsedeceksiniz.Eşinizi ilk fırsatta aldatma imkanlarını kovayacaksınız.
8-İmkan ve güçle azgınlaşacak olmadık pislikler peşinde koşacaksınız.Kuranı Kerim bunlara melei mütref der toplumun azgın öndegelenleri anlamında.Kapitalizm hastalıktır.İnsanların ruhlarını hasta eder azgınlaştırır manyaklaştırır acıma ve merhamet duygularını ortadan kaldırır.Egoyu şişirir.
Bunlar batılı kapitalistlerin karekteristikleri ,
Bizim yerli burjuvazi ne alemde ;
Olanları değil olmaması gereken özelliklerini yazmaya çalışacağım daha net olur ;
1-Allah zenginleri sevmez.
2-Zenginlik dinde cevaz görmez
3-Mal biriktirmek en büyük haramdır.
4-Emeğin dışında elde edilen her şey günahtır.
5-Riba ( faiz değildir sadece makul olmayan her türlü gelirde ribadır.)haramdır.Yani 100.000 Tl lik evi 250.000 Tl ye satmak haramdır.Ticaret serbest kazık atmak haramdır.
6-Mal ve şeref insanlar arasında eşit bir şekilde dağıtılmalıdır.
7-Bütün insanlar eşittir.Üstünlük insanlar arasında yatay olarak böyledir.Dikey olarak ilahi planda şekillenme rabbı anlama kapasitesi ile doğrudan orantılıdır.
8-Dayanışma ve destek olma dinin özüdür.
9-Sadaka vicdanları rahatlatmak için verilmez.Zekatın 40 ta bir diye bir oranı Kuranı Kerimde bulunmaz Kuran da böyle bir oran yoktur..Aslolan Bakara 219.kapsamında ihtiyaçtan fazlasının dağıtılmasıdır.Kriter ihtiyaçtır.Tekasür suresi olsun Kalem Suresi olsun sürekli mal biriktiricileri eleştirir.Bütün dinler de zenginlik çirkin olarak adlandırılır.İseviler de de maldan mülkten uzaklaşmak için rahiplik kurumu ihdas edilmiştir.
10-Peygamberin bütün mücadelesi Mekke döneminin suç örgütleri ile mücadele ile olmuştur.Hılfül füdul ve diğer örgütlenmelerin tamamı ezilenlerin yanında yer almak ezen zalimlerin kapitalistlerin karşısında durmak üzerine kurgulanmış ve çokta başarılı olunmuştur.Peygamber hayatı boyunca mal mülk edinmemiş ve edinenlerinde hemen ihtiyaçtan fazlasını paylaşmasını istemiştir.İlk halife döneminde yaşanan Ridde olayları paylaşmayanlar ile paylaşmak isteyenlerin savaşıdır.
11-Hiç bir cemaat malesef batıni Karmatilerin ulaşabildiği seviyeye sistematik bir şekilde ulaşamadığı gibi Ortadoğu nun Spartaküsleri Zenc lerin oluşturduğu El Muhtare site devleti seviyesinde ruhsal olgunluğa erişememiştir.Emevilerin saptırmalarıyla din ibadethanelere hapsedilmiş yaşamdan koparılmıştır.Bir hırka bir asa yaşam tarzı boşuna değildir.Yada Dİyojen in maldan mülkten uzak yaşaması basit bir olay değildir.Bütün felsefeler zenginliğe karşıdır.Mal biriktirmeyi öven zenginliği üstün ve zenginleri Allah ın üstün kulları olarak gören bütün anlayışların karşısında en büyük doktrin Ahesenül Hadis Kuranı Kerim dir.
Varacağım nokta şudur.Zengin ve din bir arada olmaz.Bir tezat vardır.
Diğer dinlerdeki genel durum ;
1-Hinduizmin Cayna koluna mensup olan Büyük insan Mahatma Gandi mal mülk peşinde asla koşmamıştır.Sürekli paylaşmış ve riyazet içinde günde neredeyse sadece fıstık ve fıstık yağı yiyerek yaşamını idame ettirmiştir.
2-Hindistan da Sadhu larda özel mülk edinmek en büyük günahlardan biridir.Bu nedenle üstlerinde sadece cinsel bölgeyi kapatacak kadar elbise taşırlar.
3-Hristiyan ekollerde de yine Hz.İsa nın zenginliği yeren görüşleri doğrultusunda özel mülkiyetten uzak durulmuştur.Hazreti İsa kendisine tabi olmak isteyenlerin arınıp temizlenmesi için bütün malvarlıklarını ihtiyaç sahiplerine bağışlamalarını istemiştir.
4-Yahudilikte durum tahribat nedeniyle biraz bozulsada Karl Marks ın biriktirin biriktirin Hazreti Musa da size mal biriktirmeyi emretmişti sözü konuyu özetlemektedir.Kapitalizmin kurucusu yahudizmdir.Sistematik hale getiren Adam Smith ilk bilimsel karşı duruş ise Karl Marks ın Das Kapitali dir.Temellerini atan ise büyük insan büyük filozof J.J.Rousseaudur.İhtiyaç kriterini batıda ilk olarak dile getirenlerden biridirki Fransız ihtilalinin düşünsel alt yapısını hazırlayan Ansiklopedistler arasındadır..Bence insanlığın yüzakı bir büyük ruhtur.
Köleciliği savunan Aristo ya karşı en büyük yanıt Büyük insan Trakyalı Spartaküs tür.Romalı azgınların rezaletleri ortadadır.Neyseki bugünkü torunları olan İtalyan lar en azından anti kapitalist ve anti emperyalist çizgi romanlar üretebiliyor hak adalet ve özgürlük kavramlarını yüceltiyor.Özgürlük , eşitlik , kardeşlik fikirlerini savunuyor.Kapitalist USA nın zengin ve kahraman tiplemesine karşı fakir ama adam gibi kahraman tezi oluşturulmuştur.Zengin İron Man şirketler sahibi Batman in maceralarında aslında verilmek istenen mesaj zenginlik iyidir.Fakirler kurtarılmayı hak eden kişilerdir.Fumettilerde ise kahramanlar emekçidir.Asla zenginlik yoktur.Emek sarfederler ama karşılık beklemezler.Süper zengin süper kahraman markası ile verilmek istenen kapitalizm mesajı açıktır.
Kısaca TEKS ve DOSTLARI BENCE SADECE EMEKÇİDİR.
 

ekenciz

Onursal Üye
Çeviri & Balonlama
13 Eyl 2009
2,993
13,518
Teks'in düzen koruyucusu olduğu görüşüne katılıyorum. Uzman sayılmam ama Teks'in maceralarında hiç para sıkıntısı çektiğini hatırlamıyorum ve çoğu kez de su gibi para harcayabildiklerini biliyorum. Altın madenleri muhtemel var. Burası altının kolay bulunduğu, çıkarıldığı bir yer olmalı, aksi takdirde kızılderililerin zor şartlarda çalıştığı bir maden olsa bizim Teks'e yakışmazdı.
Volkan dindar mıydı, sanırım inançlıydı ama dindar değildi. Şimdi olsa muhtemelen hacca gitmiş gelmiş, abdestli namazlı, beş vaktine dikkat eden bir pilot olurdu.
 

HACILI

Onursal Üye
14 Kas 2012
2,188
8,076
1970-80 arası yıllardan birinde,
Ankara'dan Adana'ya giden otobüslerden biri,
Aksaray taraflarında arıza yapar.
Yolcular yolda kalmasın diye,
Şirket yarım kapasite dolu Mersin istikametine
giden bir otobüsü Adana yolcularını da almak üzere görevlendirir.
İşte sorun bundan sonra başlar.
Ne akla hizmetse şoför;
" Sayın yolcular Adana'ya gidecekler sola,
Mersin'e gidecekler sağa otursun. " diye anons yapar.
Yolcularda bir kıpırdanma başlar,
kimi ben sağa oturmam, kimi ben sola oturmam derken ,
Uğultu ve homurdanmalar artmaya başlayınca
Şoför yine anons yaparak alkış da tutar...
ŞAK...ŞAK...ŞAK.... BRAVO ARKADAŞLAR SİZE
BİR BURADA SİYASET YOKTU,
SONUNDA OTOBÜSE DE SİYASET SOKTUNUZ YA...
der.
Bu konuda başka diyeceğim yoktur.

NOT: Yaşanmış bir olaydır.
 

serdary67

Onursal Üye
18 Eki 2009
8,731
25,954
ordu-turkey
Kapitalist olabilmek için zengin olmak yetmez tabi
1-Öncelikle emek sömürüsü yapıp artı değeri cebellezi yapacaksınız.
2-Emekçilerin haklarını verseniz bile hiç bir zaman sınıf atlayabilecek kadar ücret vermeyeceksiniz.(Yani rakip yaratmayacaksınız.)
3-Sürekli biriktireceksiniz ve biriktirmenin dayanılmaz ağırlığı altında hiç ezilmeyeceksiniz.
4-Sürekli özgürlükten bahsedeceksiniz ancak bunları yaşamaya ekonomik imkan tanımayacaksınız.
5-Bir yerde biriken zenginliği elde etmek için insan hayatını hiçe sayacaksınız.
6-Zenginler kolonisi oluşturup vip olacaksınız ekonomik tabakada alta kalıp ezilenlere vah vah diyip görmezden geleceksiniz.
7-Sürekli ev araba değiştirip haktan hukuktan bahsedeceksiniz.Eşinizi ilk fırsatta aldatma imkanlarını kovayacaksınız.
8-İmkan ve güçle azgınlaşacak olmadık pislikler peşinde koşacaksınız.Kuranı Kerim bunlara melei mütref der toplumun azgın öndegelenleri anlamında.Kapitalizm hastalıktır.İnsanların ruhlarını hasta eder azgınlaştırır manyaklaştırır acıma ve merhamet duygularını ortadan kaldırır.Egoyu şişirir.
Bunlar batılı kapitalistlerin karekteristikleri ,
Bizim yerli burjuvazi ne alemde ;
Olanları değil olmaması gereken özelliklerini yazmaya çalışacağım daha net olur ;
1-Allah zenginleri sevmez.
2-Zenginlik dinde cevaz görmez
3-Mal biriktirmek en büyük haramdır.
4-Emeğin dışında elde edilen her şey günahtır.
5-Riba ( faiz değildir sadece makul olmayan her türlü gelirde ribadır.)haramdır.Yani 100.000 Tl lik evi 250.000 Tl ye satmak haramdır.Ticaret serbest kazık atmak haramdır.
6-Mal ve şeref insanlar arasında eşit bir şekilde dağıtılmalıdır.
7-Bütün insanlar eşittir.Üstünlük insanlar arasında yatay olarak böyledir.Dikey olarak ilahi planda şekillenme rabbı anlama kapasitesi ile doğrudan orantılıdır.
8-Dayanışma ve destek olma dinin özüdür.
9-Sadaka vicdanları rahatlatmak için verilmez.Zekatın 40 ta bir diye bir oranı Kuranı Kerimde bulunmaz Kuran da böyle bir oran yoktur..Aslolan Bakara 219.kapsamında ihtiyaçtan fazlasının dağıtılmasıdır.Kriter ihtiyaçtır.Tekasür suresi olsun Kalem Suresi olsun sürekli mal biriktiricileri eleştirir.Bütün dinler de zenginlik çirkin olarak adlandırılır.İseviler de de maldan mülkten uzaklaşmak için rahiplik kurumu ihdas edilmiştir.
10-Peygamberin bütün mücadelesi Mekke döneminin suç örgütleri ile mücadele ile olmuştur.Hılfül füdul ve diğer örgütlenmelerin tamamı ezilenlerin yanında yer almak ezen zalimlerin kapitalistlerin karşısında durmak üzerine kurgulanmış ve çokta başarılı olunmuştur.Peygamber hayatı boyunca mal mülk edinmemiş ve edinenlerinde hemen ihtiyaçtan fazlasını paylaşmasını istemiştir.İlk halife döneminde yaşanan Ridde olayları paylaşmayanlar ile paylaşmak isteyenlerin savaşıdır.
11-Hiç bir cemaat malesef batıni Karmatilerin ulaşabildiği seviyeye sistematik bir şekilde ulaşamadığı gibi Ortadoğu nun Spartaküsleri Zenc lerin oluşturduğu El Muhtare site devleti seviyesinde ruhsal olgunluğa erişememiştir.Emevilerin saptırmalarıyla din ibadethanelere hapsedilmiş yaşamdan koparılmıştır.Bir hırka bir asa yaşam tarzı boşuna değildir.Yada Dİyojen in maldan mülkten uzak yaşaması basit bir olay değildir.Bütün felsefeler zenginliğe karşıdır.Mal biriktirmeyi öven zenginliği üstün ve zenginleri Allah ın üstün kulları olarak gören bütün anlayışların karşısında en büyük doktrin Ahesenül Hadis Kuranı Kerim dir.
Varacağım nokta şudur.Zengin ve din bir arada olmaz.Bir tezat vardır.
Diğer dinlerdeki genel durum ;
1-Hinduizmin Cayna koluna mensup olan Büyük insan Mahatma Gandi mal mülk peşinde asla koşmamıştır.Sürekli paylaşmış ve riyazet içinde günde neredeyse sadece fıstık ve fıstık yağı yiyerek yaşamını idame ettirmiştir.
2-Hindistan da Sadhu larda özel mülk edinmek en büyük günahlardan biridir.Bu nedenle üstlerinde sadece cinsel bölgeyi kapatacak kadar elbise taşırlar.
3-Hristiyan ekollerde de yine Hz.İsa nın zenginliği yeren görüşleri doğrultusunda özel mülkiyetten uzak durulmuştur.Hazreti İsa kendisine tabi olmak isteyenlerin arınıp temizlenmesi için bütün malvarlıklarını ihtiyaç sahiplerine bağışlamalarını istemiştir.
4-Yahudilikte durum tahribat nedeniyle biraz bozulsada Karl Marks ın biriktirin biriktirin Hazreti Musa da size mal biriktirmeyi emretmişti sözü konuyu özetlemektedir.Kapitalizmin kurucusu yahudizmdir.Sistematik hale getiren Adam Smith ilk bilimsel karşı duruş ise Karl Marks ın Das Kapitali dir.Temellerini atan ise büyük insan büyük filozof J.J.Rousseaudur.İhtiyaç kriterini batıda ilk olarak dile getirenlerden biridirki Fransız ihtilalinin düşünsel alt yapısını hazırlayan Ansiklopedistler arasındadır..Bence insanlığın yüzakı bir büyük ruhtur.
Köleciliği savunan Aristo ya karşı en büyük yanıt Büyük insan Trakyalı Spartaküs tür.Romalı azgınların rezaletleri ortadadır.Neyseki bugünkü torunları olan İtalyan lar en azından anti kapitalist ve anti emperyalist çizgi romanlar üretebiliyor hak adalet ve özgürlük kavramlarını yüceltiyor.Özgürlük , eşitlik , kardeşlik fikirlerini savunuyor.Kapitalist USA nın zengin ve kahraman tiplemesine karşı fakir ama adam gibi kahraman tezi oluşturulmuştur.Zengin İron Man şirketler sahibi Batman in maceralarında aslında verilmek istenen mesaj zenginlik iyidir.Fakirler kurtarılmayı hak eden kişilerdir.Fumettilerde ise kahramanlar emekçidir.Asla zenginlik yoktur.Emek sarfederler ama karşılık beklemezler.Süper zengin süper kahraman markası ile verilmek istenen kapitalizm mesajı açıktır.
Kısaca TEKS ve DOSTLARI BENCE SADECE EMEKÇİDİR.
Yazdığın her maddenin altına ayrı ayrı imzamı atarım.Hepsi doğrudur.
 

guasseul

Yeni Üye
10 Kas 2014
4
9
Siyaset yapmamak siyaset yapmanın başka biçimi oluyor.Hayatta hiç bir şey siyasetten muaf olmuyor.Her şey politik tir.Apolitiklik bile mevcuda yarar yada yaramaz.Çizgi romanda bu durumdan ayrı ele alınamaz diye düşünüyorum.Kahramanlara gelince En akla yatkın kapitalist olmayanlardan ikisi Mister No ve Ken Parker :)
 

caretta

Onursal Üye
24 Ağu 2011
2,945
23,744
Kıbrıs
Navajo Dağları'nda zengin altın yatakları var.Hem de kazma kürek istemeden bir nehir yatağında.Gallup'taki bankada Teks'in yüklü bir hesabı var.Zaman zaman altın bozdurarak oraya yatırır.Bu altın yatakları
bazen kötü niyetli kişilerin iştahını kabartın ama sonunda kemiklerini
orada bırakırlar.Bu Navajo altınları iki Teks öyküsüne konu olmuştur.Oğlak Altın Teks 120-121 sayılarda "Haydut Dugan" ve Oğlak
Aylık Teks 100.sayı "Kaçaklar".Birkaç kez Teks ve ekibi Navajo topraklarında eski İspanyol hazineleri de bulmuşlardır.Yani para sorun değil.Teks acaba ranger maaşı alıyor mu?Bana göre almıyor.Kit Carson da öyle.Zaten ihtiyaçları da yok.Devletin Navajolara vermeyi taahhüt ettiği erzak,canlı hayvan,battaniye v.s.gibi şeylerin sıkı takipçileridirler.Her zaman en iyi malzemenin zamanında gönderilmesi konusunda çok titizler."Bizde para bol,parayı bastırıp istediğimizin en iyisini alırız"demiyorlar.
Arazi spekülatörleri,hilebaz politikacılar,kirli işler çeviren büyük çiftlik sahiplerinin acımasız düşmanıdırlar.Askerlerle işbirliği yapmayı tercih ediyorlar.Kendilerini yasaların üzerinde saymıyorlar.Askerlerin bürokratik işlerini pek sevmiyorlar.İşleri hızlandırmak,konuşmak istemeyen kişileri öttürmek için dayak,yangın çıkarma,haneye tecavüz sık başvurdukları yöntemler.
Daha önce konu edilen ateistlik konusu bana pek saçma gelmişti.Teks ve ekibi sık sık misyonlara ve manastırlara uğrarlar.Rahiplere genellikle saygılı yaklaşırlar.İcap ettiğinde rahip kılığına da girerler.Bazı maceralarda rahiplerin "rica"ettikleri görevleri de seve seve yaparlar.Santa Cruz,Luçero maceralarını hatırlayın.Çizgi Düşler 11.sayıda "Cennetle Cehennem Arasında"adlı macerada Santa Esperanza Misyonunda tövbekar olan eski haydut Guillermo Blanco'yu görmezden gelirler."Kulver City'ye Geri Dönüş"macerasında Teks ve Kit Teks'in ailesinin mezarları başında dua ederler.Netice olarak Teks ve ekibi ne ateist ne de kapitalist.
 

kicker

Süper Üye
14 Nis 2010
637
1,447
Altın madeni Teks'in kişisel malı değildir. Şefi olduğu Navajo kabilesinin ortak malıdır. Altınlar kabilenin kutsal olarak bildiği ve yabancı kişilerin ziyaretlerine kapalı bir yer altı mağarasındadır. Teks, beyaz adamların hırsları kabarıp da sırf altınları alabilmek için kabilesine kötülük yapmasınlar diye bu mağaranın yerini sır olarak saklar. Kızılderililer altına değer vermezler. Zaman zaman beyaz adamlarla işbirliği yapıp kabilesine ihanet eden bazı hainler dışında, altınları alıp harcamak isteyen kızılderili olmaz. O hainlerin de hakkından Tex ve arkadaşları gelir. Altınlar zaman zaman gizlice nakite çevrilir ve Gallup ilçe bankasına yatırılır. Bu paralar Teks ve arkadaşlarının kişisel hırsları için değil kabilenin zorunlu masrafları için harcanır. Yiyecek ve battaniye vb. satın alınır. Bunun bir istisnası Teks iftiraya uğrayıp hapse düşünce yaşanmıştır, bu altınlardan 50 000 USD dolarlık bir miktar Teks'i hapisten çıkarabilmek için rüşvet olarak verilmiştir. Rüşvet işe yaramış, Teks hapisten kurtulmuş ve yine ilk işi onun yokluğunda zor duruma düşen kabilesine yardım etmek olmuştur.
Zaman zaman Teks'in kemerinin içinde özel bir zulada bir kaç bin dolar taşıdığını görmüşüzdür, ancak bunları piyasaya çıkarınca yine bazı ezilen kişileri kurtarmak için harcadığını görürüz.
Böyle konuları tartışmaya hiç bir sözüm yok, tabii uygar bir çerçeve içinde kaldığı sürece... Ancak gerçek bir Tex Willer hayranı olarak, Tex Willer evreninin bazı gerçeklerini de herkese hatırlatayım dedim.
İyi forumlar diler, sevgi ve saygılarımı sunarım.
 

abolardis

Onursal Üye
12 Şub 2011
6,630
24,406
Her düşünce her fikir her ideoloji mutlaka realize olmak ister.Forumda anlayış , idrak , kitap okuma oranı çok yüksek olduğu için bu tip görüşler olur.Herhangi bir çizgi romanı herhangi bir üyeye sorun vallahi size künyesini okur çizer kadrosuna kadar sayar.Böyle kalite yüksek bir ortamda zaten ben şahsen yazdıklarıma kırk kere dikkat ediyorum.Güncel siyasi olaylarla ilgili olsada siyaset bilimi dışında eleştiri getirmiyorum.Yada kara mizah yaparak biraz kendimide arada katarak yoğunluğunu azaltıyorum.Forumda profesörde var siyaset bilimcide yazar da çizer de hukukçu , tıpçı da her yaş ve meslekten kitap okuma oranı çok yüksek bir katılımcı grubu bu insanlarla zaten seviyeli yaklaşmanız lazım.İyi tarafı şu forumun bir sürü gerekli gereksiz yazı yazmışımdır sağolsunlar kardeşim burası yerimi denmemmiştir ki bu bende saygı uyandırmıştır.Münakaşa etmeden münazara etmek gerekli buna inanıyorum.Selam ve saygılarımla.Yoksa daha öncede yazmıştım set bulabilirsiniz ama ;
1-Teşekkür ederim
2-Elinize sağlık
3-Harika
4-Muhteşem
5-Sağol üstad
vb.gibi cümlelerin yoğun yazıldığı salt paylaşım alanı olurki bana göre bir tür sağolun mezarlığı kadar itici gelir.Belki abartıcam ama belkide katılımıda ihtimal bırakırdım.
 

kandraks53

Onursal Üye
29 Ağu 2010
2,778
7,983
Derler ya..''Delinin biri kuyuya bir taş atmış,40 tane akıllı çıkaramamış''
(Sözüm konuyu açana değil..Teşbihte hata olmaz misali..)
Yağını,tuzunu,sarımsağını,sirkesini hesap ederseniz,çorbayı içemezsiniz..
Çizgi roman kahramanlarını,bırakın oldukları gibi sevelim..
Çünkü hayat olduğu gibidir..Olması gerektiği gibi değil..
Zaten kuş kadar beynim var..Onuda bulandırmayın..
Herkesin fikrine saygım var..Herkese selam sevgi ve saygılar..
 

Soleil

Süper Üye
19 Mar 2010
650
981
Aslında Talat Güreli 20 sene önceki bir yazısında Teks'i çok güzel analiz etmiş:


Bir merhamet abidesi: Teks
Talat Güreli
* * *
Kaynak: Sanat Dünyamız, Üç Aylık Kültür Dergisi, Yıl: 22, Sayı: 64, 1997, Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık
________________________________________
En ilk serüveninden itibaren Teks'i taradığımızda, dikkatimizi çeken en belirgin şeyin Teks'in karakteri olduğunu söyleyebiliriz. Bu çok pratik ve sert bir karakterdir.
(Senaryo yazarı) Bonelli, Makyavelli'nin "Maksada ulaşmak için her şey geçerlidir" ilkesine "Maksada ulaşmak için en kestirme yolu kullanın" ilkesini de ilave etmiştir sanki Teks'in davranışlarını yönlendirirken. Hak ve adalet uğruna çarpışan Teks de Pekos Bill gibi kötüleri hapse tıkmayı falan düşünmez çoğu kez. Tabancasını ateşleyip kötüleri göğüslerinin sol tarafından vurup cehenneme postalar. (...)
Teks'in haksızlıklara da hiç tahammül edemeyip kayıtsız kalmadığını görürüz sık sık. Bir Kızılderili köyünü basıp soykırım yapan bir albayı Teks, hem de makamında, evire çevire dövüp ağzını burnunu dümdüz eder.
Bu Nizamettin Nazif'in roman kahramanı Kara Davut'un Fatih Sultan Mehmet Han'ı tokatlaması kadar zırtapoz bir şey değilse de, yine de inanılması zor bir şeydir.
Teks kapitalistlere saldırırsa da kapitalizme karşı değildir. Navaho Kızılderililerinin reisi olduğu için onların zengin altın madenleri Teks'in uhdesindedir.
Teks'e serüvenlerinde arkadaşı Kit Karson, oğlu Kit ve sadık adamı Navaho kızılderilisi Kaplan Jak yandaşlık eder.
Kızılderililerin Gece Kartalı (Aguila della Notte) adını taktıkları Teks Willer hakkında 1970'lerde iki İtalyan R. Bargioni ile E. Lucotti'nin esprili araştırma sonuçları şöyle: "Her serüveninde Teks ortalama 6 kişi öldürmektedir. Tabii yandaşları da boş durmamakta, onlar da 3-4 kişi gebertmektedir. Yani ilk 18 yıllık serüvenlerde ölen insanların sayısı 2000 civarındadır. Bu 18 yılda Teks 350 kavgaya girişmiş ve çeşitli teknikler kullanarak (kroşe, aparküt vs.) rakiplerine 780 darbe indirmiştir.
Bu arada Teks'e düşmaları tarafından 230 suikast teşebbüsünde bulunulmuş ve maalesef Teks 40 kurşun yarası almıştır. Maceraları sırasında vücudundan çıkan bu kadar kurşuna rağmen Teks'in hâlâ ne kadar sağlıklı hareket ettiğini düşünürsek, vücut yapısının ne denli sağlam ve dirençli olduğunu da hayretle görürüz. Kuşkusuz bu ilk 18 yıllık araştırmadır. Oysa bugün Teks 48. yılındadır.
Benzer bir araştırmayı 1960'larda bir Fransız, 23 kitabı bizde de yayınlanan 32 ciltlik Fantoma roman dizisi üstüne yapmış ve her kitaptaki 15 gün sonra, 3 ay sonra, aradan 6 ay geçmişti'yi toplayarak tam 183 seneye varmıştı.
Bir gariplik de subay kahramanların rütbeleriyle ilgilidir. Bunlardan batının en hızlı silah çekeni olup, hep süt içmesiyle tanınan (daha sonra da bu süt limonata olacaktır) çocuk yaştaki keskin nişancı Tom Miks birliğine katırlır katılmaz çavuş olmuş, ondaki beceriyi gören üstleri Tom Miks'i üstçavuş, başçavuş, başgedikli bile yapmadan teğmenliğe yükseltmişler, bir macera sonra da üstteğmen bile yapmadan yüzbaşılığa lâyık görmüşlerdir.
Böylesine hızla basamak atlayarak terfi eden bir yeteneğin çok geçmeden albay, general ve hatta mareşal bile olacağına muhakkak gözüyle bakan okuyucu ne yazık ki yanılır. Yüzbaşı Tom Miks yüzbaşılıkta demir atmış ve hep yüzbaşı kalacaktır. Belki de çok hızlı terfi etmesinin bedelini ödemektedir Tom Miks. Oysa yüzbaşı olduktan sonra gösterdiği sayısız başarılar yüzbaşılığa terfisini gerektiren başarıların kat be kat üstündedir. Fakat çizgi roman mantığı kahramanların, okuyucunun alıştığı yaş ve rütbede kalmasını emretmektedir. Zaten çizgi roman kahramanları için en büyük ödül başarılarının sonucunu görmektir sadece.
Onlar serüvenlerine bir çıkar beklentisi için değil, macera yaşamak ve kötülere dersini vermek için atılırlar. En büyük rütbe ve ödül budur onlar için.
* * *
Teks'i noktalamadan, kahramanını ırk ayrımcılığına karşı bir insanmış gibi göstermeye çalıştığı için baba Bonelli'yi kutlamak istiyoruz. Kutlamak istemek yetmiyor tabi... Elimizdeki belgeler kutlama törenini engelliyor. Bu belgelerse Teks serüvenleri!
İnsanlar tek tek pırıl pırıl, özgün, aydınlık düşüncelere de sahip olsalar, kitlelerin değişmez değer yargıları var. Kitleler kendine benzemeyen, kendi gibi düşünmeyen, kendi gibi yaşamayan ve kendi gibi inanmayan kitlelere hoş gözle bakmıyor. Bu hoş gözle bakmamanın nefret boyutuna ulaştığı da oluyor.
Teks gibi sonuç adamlarında ise nefret bile sonuç istiyor. Ve Teks diğer ırklara duyduğu nefreti katliamla sonuçlandırıyor çoğu kez.
Beş ciltlik uzun “Yama'ya Karşı” serüveninde Tampa limanındaki şerifin bürosunda şöyle konuşur Teks: "Bir karar verdim. Gidip 'Black Baron'daki zencilerin kemiklerini kıracağız!" şerifin bürosunda elinde odunla bekleyenlerden biri cevap verir: "İyi fikir gibi geldi bana!" Teks, topladığı eli sopalı beyaz (adamlarla) zencilerin lokali 'Black Baron'u basar. İçeride bulunan zencilerin çoğu feci şekilde dayak yiyip pestilleri çıkarken bazıları da beyazların tabancalarından çıkan kurşunlarla can verirler.
Hırsını alamayan Teks, 'Kara Baron' lokalini dinamit koyarak havaya uçurur. Sonra sıra limandaki zencilere gelir. Beyazlar aslanlar gibi dövüşüp kara derili zencileri denize dökerler. Teks hırsını almışsa da hızını alamamış gibidir. Limanda demirli, zencilerin işlettiği ve zencilerin gittiği “Black Quinn” kumarhane gemisine gözlerini dikmiştir şimidi de.
Tabii ki "Kara Kraliçe" de akibetten kurtulamaz, alevler içinde yan yatmış batarken kömür derili zenciler denizde çırpınıp durmaktadır.
Şanslı bir takım zenciler ise bir kurtarma sandalına binmeyi başarmıştır. Fakat tam o sırada bir zenci şöyle haykırır: "Lanet olsun! Kayığın dibini delmişler!"
“Montales'in Dönüşü” serüveninde ise Teks ve arkadaşları Meksikalılarla dövüşür. Önce El Gato'nun adamlarının yarısını öldürürler. Sonra sıra General Karranza'nın adamlarına gelir. Tabii ki asi generalin adamlarının da çoğu telef olur. Fakat Teks ve arkadaşları ne yazık ki general Karranza'nın tüm ordusunu yok etmeyi başaramaz. Asilerden hayatta kalanlar yetişen hükümet kuvvetleri tarafından imha edilir ve Meksika'daki kısmî ayaklanma da bastırılmış olur. Burada katliam hedefi sadece asî Meksikalılarmış gibi gösteriliyorsa da, hiç bir Teks serüveninde beyaz Amerikan vatandaşları Teks ve yandaşları tarafından toplu kıyıma uğratılmaz.
Bir serüvende de tesadüfen Amerika'ya gelmiş bulunan Hintli Thugs'lar Teks'in hışmına uğrar ve Amerika kıtasına ayak attıklarına bile bin pişman olmadan Teks'in önce kurşunları ve sonra fırlattığı dinamitlerle Nirvana'ya varırlar.
O ana dek talihi yardım ettiği için sağ kalan Thugs'lar ise dinamit patlamalarının açtığı gediklerden mağaraya şiddetle dolan nehir sularının içinde boğulurlar. Thugs'ların beraberinde getirmiş oldukları Raka ve Şira adlı iki kaplan bile Teks'in elinden kurtulamaz. Hiç bir beyaz okuyucu Hintli Thugs'ların kıyımına bir katliam gözüyle bakmaz, yeter ki zafer Teks'in olsun. Zaten maceraya atılan başlık da Teks'in haklı savunması gibidir: “Boğaz Sıkıcı Thugs'lar”
Teks'in dört macerasındaki düşmanı ise Çinlilerdir. San Fransisko'da kümelenip beyazlara karşı örgütlenmeleri bile yok edilmeleri için çok geçerli bir nedendir Teks'e göre. Tabii ki sarı suratlı, bıçak atıcı, esrarlı sigara satan bu Çinliler de Teks'in gazabından kurtulamaz.
Bonelli Teks'in haklı çıkması için özellikle her toplumun en olumsuz yanlarını sivrileştirmiştir. Ve saldırıyı önce hep karşı taraf yapar. Sıra Teks'e geldiğinde de sonuç hep karşı ırkın toplu kıyımıyla noktalanır. Yine hiç bir beyaz okuyucu sarı suratlı Çinlileri yok ettiği için Teks'i ayıplamaz.
Irk ayrımcılığına karşı olan Kızılderili dostu Teks, 'Kırmızı El' adlı macerasında Kanada'daki Kinder Kalesi'nde Kızılderililerle amansız bir boğuşmaya girer.
Mohawk, Kara Ayak ve Saks Kabilelerinin birleşik kuvvetleri kaleye hücuma kalkarlarsa da Teks'in hazırladığı bir tuzak sayesinde delik deşik olurlar. Neyse ki hepsi ölmez. Pek azı kurtulabilir.
“Ölüm Haçı” Serüveninde ise Teks ve yandaşları yine Kanada topraklarındadırlar. Saskaçevan bölgesinde başlayan Foks ve İroke kabilelerinin isyanı bu kabileler için sonun başlangıcı olur. Büyük Reis Sokami de yerde yatanların arasındadır. Katliamdan tek kurtulan Ho-Kuan adlı kargalı büyücü de sonunda Teks'in kurşunları altında can verir.
Irk ayrımcılığına da, ırk ayrılıkçılarına da karşı olan Teks, “2. Mefisto” serüveninde ise Hualpai Kızılderili kabilesini son ferdine kadar yok eder.
Fakat son ferdine kadar yok edilmiş olan Hualpailer Teks'in orijinali renkli olduğu için bizde basılmayan 200. cildi “Kristal Tılsım” Serüveninde hem de daha kalabalık olarak ortaya çıkarlar. Ve ortaya çıktıkları gibi de İskeletler Vadisi'nde yalnız yaşayan büyücü Hatuan'ı öldürüp Kristal Tılsım'ı çalarlar.
Teks'in intikamı korkunç olur. Yandaşları ve yardıma gelen Navaho yerlilerinin de yardımıyla etraf Hualpai cesetleriyle dolar. Serüvenin çizeri Galeppini neyse ki 5 yerliyi korku içinde kaçışırken resmederek kurtarır.
Bugün İtalya'da G.L.Bonelli senaryolu Teks'lerin yeni baskılarının pekçoğunun yazı ve resim sansürlü olarak çıktığını kaydedelim.
 

abolardis

Onursal Üye
12 Şub 2011
6,630
24,406
Güzel özetlemiş konuyu Sayın Güreli beğenerek okudum.Senaryo sıkıntısından dolayı zaman zaman aynı konuların farklı kahramanlar aracılığı ile işlendiği oluyor.Zagor da ki Thugs larda benzer bir öykü.Ama her kahramanın uzmanı olduğu alanlar farklı.Teks in tasarımcıları onu bir yerde kızılderililer ile biraraya getirirken diğer taraftan Birleşik Devletler ilede temas halinde tutarlar aslında bu Fumettilerin ABD de yayınlanma ihtimalini de güçlendirmek için atılmış bir adım gibi geliyor pazarlama stratejisi.ESSE GESSSE nin İngiliz düşmanlığına tam olarak anlam veremesekte aslında Anglikan kilisesinin nevi şahsına münhasır yapısı ile Katolikliğin merkezi İtalya arasında örtülü bir mücadele olduğu da aşikar.USA nın tamamına yakını ise lutheryen protestan olduğuna göre Katolik İtalya ile mezhepler arası diyalog çalışması olarak ta düşünülebilir.Yada özellikle USA nın % 30 una yakınının Fransız asıllı olduğu İrlandalıların yoğun olduğu da ( Bush aileside irlanda asıllıdır.) bilindiğine göre acaba bir satış stratejisimi bilinmez.Olabilirde.Kullanılan öğelerin Fransız ihtilalinde kullanılan terminolojiye yakınlığıda bunun göstergesi sanırım.Kara Avrupası ile Ada İngilteresi arasında ki mücadelenin çizgi romanlara yansıması bana göre farklı düşünen dostlarımızda olabilir.Buda normaldir.Biraz sondaj yapalım dedik çizgi roman senaristlerinin üzerinden yayın politikalarına.Nasıl propaganda aracı olarak ta kullanılabileceğine iyi bir örnek çizgi romanlar.
 

abolardis

Onursal Üye
12 Şub 2011
6,630
24,406
Herkes özgürce dilediğini yazsın sıkıntı yok.Hakaret , sövgü , alay olmadığı sürece fikirlerin beyan edilmesi iyidir.En aykırı en tahrik edici mesajlar bile sonuçta düşüncedir.Her zaman düşünce özgürlüğünü savunurum.Bu temel insan haklarından biridir.
Bârika-i hakikat, müsâdeme-i efkârdan doğar.Demiş Namık Kemal e atfedilen bir sözdür.Önemli olan budur.Münakaşa etmeden tartışmak insani bir davranıştır.Çok da bereketlidir.Bilgi berekettir.Hegelin tez antitez ve sentezi bağlamında farklı fikirlerin olması iyidir.Düşünün ifade edin ama en başta sevmek geliyor.Benim düşünceme göre hal ilmi.Bir sufiye sormuşlar herhangi bir parti ile alakanız varmı diye cevabı hayır biz parti değil küll üz demiş.Yine ayni sufi demişki
İnsan çok büyüktür ama, küçüklüğünü bilse yine çok sevdiğim sözlerinden biri En zor şey, dönen dünyanın üzerinde dönmeden durmaktır.Kimsenin dini inanışına karışmayacağız. Herkes bizim gibi düşünemez. Şu yoldan, bir günde ne kadar insan geçiyor. Bunların hepsine: (gelin, beraber geçelim) diyebilir misiniz?Kant ın meşhur sözü vardır hiç unutmam ben şerefli yaşa kimseye zarar verme herkese payını düşeni ver.Aynı düşünce Ahimsa yaşayan hiç bir canlıya ızdırap ve acı çektirmemek hint öğretisinde de var.Tartışılan ve üzerinde konuşulan ve üzerinde konuşan insanların hepsi bana göre değerlidir.Benim mayam da ayrımcılık yok herkesi olduğu gibi kabul ederim.Forumda her düşünceden insan var ne güzel büyük bir zenginlik gurur duyarım.Kaynak ve ortak nokta çizgi roman olsada bir ağaç gibi olmak çok önemlidir.Herkes mutlu huzurlu olsun içsel huzuru yakalasın kendini bilsin kendini anlasın şairin biri demiş ya şair şiir yazan kişi değildir.Şair şiir atmosferi yaratan kişidir.Burada da iyi bir atmosfer var kıymetini bilelim sakın bozmayalım.Herkes herkesle sorun yaşayabilir.Normaldir.Herkes herkesi beğenmeyebilir bu da gayet normaldir.Ogün sinirli üzgün kırgın olabiliriz alınganlık katsayımız yüksek olabilir bunlarda normaldir.Ama sonuçta insanız affedebilir ve merhamet edebilir birbirimizi sevebilir ve anlayabiliriz.Algılarımız bizizdir.Nasıl algılarsanız osunuzdur.Kendinize iyi bakın.
 

abolardis

Onursal Üye
12 Şub 2011
6,630
24,406
Kısa bir şey eklemem lazım konu rekora doğru gidiyor bu arada.Çok nadiren böyle güzel tartışılır bu konu sonuç olarak şunu söylersem iyi olacak çizgi roman okurları adam gibi adamdır.Sağından solundan Dindarından ne olursa olsun hepsinin genel karekteristiği genel ahlaki ilkelere bağlı dürüst güçlünün değil haklının yanında fedakar cesur insanlar Hepiniz birer Zagor ,Teks , Karaoğlan , Tarkan sınız.Hepside beyninin sağ yarımküresini sürekli aktif olarak kullanmaktan dolayı zeki insanlar.Anlayışlı insanlar benim gördüğüm özellikleri bunlar.Çizgi roman karekterlerinin yanında okurlarınında karekteristtikleri tartışılmalı ülkemizde bir ilk olur.Buyrun yeni bir konu.
 

uzung

Yönetici
Yönetici
14 Ağu 2009
3,396
26,112
İstanbul
Kısa bir şey eklemem lazım konu rekora doğru gidiyor bu arada.Çok nadiren böyle güzel tartışılır bu konu sonuç olarak şunu söylersem iyi olacak çizgi roman okurları adam gibi adamdır.Sağından solundan Dindarından ne olursa olsun hepsinin genel karekteristiği genel ahlaki ilkelere bağlı dürüst güçlünün değil haklının yanında fedakar cesur insanlar Hepiniz birer Zagor ,Teks , Karaoğlan , Tarkan sınız.Hepside beyninin sağ yarımküresini sürekli aktif olarak kullanmaktan dolayı zeki insanlar.Anlayışlı insanlar benim gördüğüm özellikleri bunlar.Çizgi roman karekterlerinin yanında okurlarınında karekteristtikleri tartışılmalı ülkemizde bir ilk olur.Buyrun yeni bir konu.

Herkes sevdiği kahramanda biraz kendini görür veya görmek ister. Böyle tartışmalar
kahramanların farklı yönlerinin ortaya çıkmasına katkı sağlar. Ben Teks'i çok sevmeme
rağmen kızılderililerin adına rezerv denilen kamplarda bir anlamda tutsak gibi alıkonulmalarına
katkı sağladığını bu anlamda kendileri kapitalist olmasalar da dolaylı olarak onlara hizmet
ettiklerini düşünürüm.
 

Sinan Atik

Yönetici
13 Haz 2011
2,395
6,522
Ankara
Bir önceki konu olsun, bu olsun; ikisi de ancak konuya meraklı insanların düşünüp kafa yorabileceği türden konular. İşin gerçeği iki başlık da çok hoşuma gitti. Her ne kadar bazı arkadaşlarımız hayatımızın önemli bir parçası olan siyaset ve din konularını tabulaştırmaya çalışıp, adeta bu konular uygarca tartışılamaz tavrını takınsa da, genelin olgun tavrı ve katılımı çok güzel.

Başlıkla ilgili benim düşüncelerim ise şu şekildedir:
Tüm düşünce eserlerinde olduğu gibi bunlarda da objeler (kahramanlar, esas oğlanlar, esas kızlar), esasta yazarın dünya görüşlerinin dışa vurumları; detayda ise piyasa ihtiyaçlarının tatmin edilmesi şeklindedir.

Örneğin DC, ya da Marvell karakterlerinin bir çoğunun çıkışı önce Nazi Almanyasına, daha sonrada komünist ülkelere karşı duruşu kahramanlarıyla sembolize etmişlerdir. Bu örnekler çoğaltılabilir.

Teks benim (zamanında) hiç favori çizgiromanım olmadığı için çok fazla ahkam kesebilecek seviyede bilgiye sahip değilim. Okuduğum kadarıyla ise çok fazla dindar, ya da belli bir siyasi görüşün temsilcisi etkisi bırakmadı. Öncelikleri farklı olan, bu öncelikleri yerine getiriken de bu araçlardan yeteri kadar yararlanan bir kişi izlenimi yarattı.

Muhabbetle...
 
Son düzenleme:

İskenderunlu

Onursal Üye
29 Tem 2012
5,361
12,903
iskenderun-Hatay
Sonuç olarak Teks'in kapitalist olmadığı görüşü hakim oldu. Ben de aynı düşüncedeyim. Teks'in dini inancı var ama dindar değil bence de. Hani sürekli o günah bu haram diye ahkam kesmez Teks :)
 

ertekin

Süper Üye
22 Ağu 2009
1,913
4,850
Navajo Köyü
Evet Tex ve Carsonu noktaladık.
Şimdi yeni soru:
Kit Willer ve Tiger Jack Sosyalist mi?

Bundan sonra ise; (Bizde sorular bitmez)
Zagor ve Çiko Anarşit mi?
Betty ve Suzi Feminist mi?
Konyakçı ve Doktor Salasso Ayık mı?
Anneni mi daha çok seviyorsun yoksa babanı mı? gibi başlıklara geçeriz.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst