Bir tarz denemesi

[Adem]

Ben el çizimi yapamam, o sebeple becerimin olduğu 3D ve PS ile hayalimdeki bazı hikayeleri çizgi roman olarak tasarlamak istiyorum.
Sizce böyle bir tarz nasıl olur ?
Bu çalışmalar son hali değil tabiki.
Bunlar hızlıca 5-6 saat içinde yapılmış bir çalışma.
Üzerinde çalışmayı düşündüğümde çok daha özenle çalışacağım.
Siz çizgi roman severlerin fikirleri benim için çok önemli.
Olumlu olumsuz tüm eleştirileri ve fikirleri duymak isterim.
Elbetteki herkesi beğenisini elde etme derdinde değilim. Beğenen olur beğenmeyen olur, belki terlikle kovalayan olur.
Ama bu sitedekiler çizgi romanı hayatlarının bir parçası haline getirmişler.
Bu yüzden beğeni oranı değil fikirler önemli benim için.

 

[dracem]

Her türlü tarza açığım, donanımınızla kaliteli çalışmalar yapacağınız belli, emekleriniz için şimdiden çok teşekkür ederim. Tek beklentim var, kahramanlarınız yerli ve milli olsun. Kılıç tutan Hızır Reis olmasa da, Hasan Reis olsun

Edit: 1. çalışmayı diğerlerine göre daha çok beğendim.

 

[serdary67]

İkincisi bana güzel geldi.

 

[Beymelikli18]

Bana göre 3üde aynı sayılır devam et bence hepside hoş.

 

[KARAOĞLAN]

İlk çalışma en iyisi. Devam...

 

[sebo22]

3d denilen çizimlere bir türlü ısınamasamda 3. çalışma bana daha sıcak geldi...

 

[profesör]

İlk karede, söylenen (duyguyu, kararı gözlememize elverecek şekilde) sözleri yansıtacak mimik ve yüz ifadelerini belirgin olarak yakın çekim çizilmesini beklerim okuyucu olarak. Öfke, kızgınlık, sevinç, nefret gibi söylemleri mutlaka yüz, beden ifadelerinin desteklemesi gerekir ki, okuyucu okuduğunu çizgide bulabilsin, bütünleşsin.
Buna örnek olarak Karaoğlan'da geniş mekanlı çizimlerde böyle durumlarda saldırı, ölüm ve benzeri sözü söyleyen kişi bir daire içinde sadece yüzü o durumu yansıtacak bir bağırma ifadesiyle çizilir.
Bunu ne kadar başarıyla ifade edebildiğimi bilmiyorum. Neticede bu işlerin amatörüyüz. Yeni söylemleri bir eğitimle değil, birlikte bir şeyleri yaparak öğrenmeye çalışıyoruz. Naçizane kişisel fikirlerimizi karşılıklı paylaşarak daha donanımlı olmaya çaba gösteriyoruz iyi niyetle.

Sevgili adem dostumuz müthiş bir fikir ve emekle olağanüstü bir işe kalkışmış ve bence büyük bir başarı göstermiş. Ayakta alkışlanacak, heyecanla desteklenecek bir iş bu. Çizgi Diyarı'nda çağ atlıyoruz Adem gibi dostlarla. Bunları ilgi ve heyecanla izliyorum. Başka dostların da benzer duyguları uyandıran çalışmalarını hatırlıyorum.

İlk bölümdeki düşüncem, "ben el çizimi yapamam" diyerek adım hıdır diyen sevgili adem'e büyük bir haksızlık oluyor aslında. Oysa 5-6 saat içinde hızlıca yapıldığı peşinen söylenen bu çalışmada sormuş olduğu şey, bambaşka bir şey...
Benim söylediğimin ise, onun sorduğuyla ilgisi yok

Onun sorduğu şey hakkında ise takdir ve hayranlıktan başka sözüm yoktur. Her üç versiyon da benim için muhteşemdir. Böyle bir çalışma yapmayı rüyalarımda bile görmem.

Adem dostumuzla gurur duyuyorum.

 

[savok]

Sevgili Haluk abime bütünüyle katılıyorum. Sevgili dostumuz bence her üç çalışması ile müthiş bir iş yapmıştır.
Eğer bunu hayata geçirebilecek olursa bundan onunla aynı forumda olduğum için gurur duyarım.
Yalnızca bir çizgi roman okuru olarak naçizane görüşlerim budur.
Lütfen devam ediniz.
Saygılarımla.

 

[okan1964]

Detayları en iyi 1.ci çalışmada yakalayabildim, devamı için başarılar dilerim,
şimdiden kolay gelsin.

 

[Adem]

Değerli yorumlarınız için hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim.
@dracem
Evet sevgili dracem, bu konuda sizinle hemfikiriz.
Kahramanımız tarihi bir kişilik olmayacak ancak bu toprakların insanı olacak.
Hikayemiz tarihi gerçeklerle bazan teğet geçse de hayali kişiler ve maceralar içerecek.

@profesör
Sayın profesör, tam tersi sizlerden istediğim şey sizin söyledikleriniz gibi yorumlar.
Değerli yorumunuz için teşekkür ederim.
Yüz ifadeleri en önemli konuların başında geliyor. Şu an örnek çalışmada buna yeterince vakit ayıramadığım için biraz uzaktan aldım. O konuda hassasiyet göstereceğime emin olabilirsiniz.
Çizgi roman okurken sadece okumuyor aynı zamanda bir öğrenci gibi ustaların işlerini inceleyerek kendime örnek alıyorum.

Sayın sebo22 "3d denilen çizimlere bir türlü ısınamasamda" diyerek sormak istediğim en önemli konuya değinmiş.
Tarz konusunda acaba çizgi roman okuyucusu geleneksel el çiziminden ayrılmam der mi yoksa yenilikçi yaklaşımlara da onay verir mi?
Hadi biraz daha açık konuşayım. Böyle bir proje aylarımı alacak ve bunu bastırmak da istiyorum.
Mecburen işin ticari boyutu var. İşin aslı masrafım çıksa razıyım.
Yukardaki işin daha kaliteli hali ve güzel bir hikayesi olsa bu tarzın bir geleceği olabilir mi?

 

[profesör]

Mecburen işin ticari boyutu var. İşin aslı masrafım çıksa razıyım.
Yukardaki işin daha kaliteli hali ve güzel bir hikayesi olsa bu tarzın bir geleceği olabilir mi?

İçimi acıtıyor Türkiye'de sanatçıların bu haklı kaygısı

Bize gerçek anlamıyla çağ atlatacak olan şey, teşvik tedbirlerinin sanata ve kültüre de uygulanmasıdır

Özal; turizm, sanayi ve ticaret için Devlet Planlama Teşkilatı eliyle teşvik tedbirleri adıyla ekonomik uygulamalar yapmıştı
Bu teşvik tedbirlerini istismar eden, aldığı kredileri göstermelik bina temeli attıktan sonra gerisini eğlencede, pavyonda yiyen veya yurtdışı gizli hesaplara kaçıran bir tufeyli taifesi oldu
Ama temel tuttu ve bu teşvikleri amaca uygun olarak kullanan gerçek girişimciler sayesinde maya tuttu. Bugün turizm alanında dünyada söz sahibi ülkeler arasındayız

Ama gerçek kalkınma ve çağdaşlık, sanat ve kültüre yapılacak yatırımlarla olacaktır. Bunun farkına varacak ve uygulayacak vizyona sahip yöneticilere muhtacız

Hasbelkader çizgi roman yazar çizerleriyle olan ilişkilerimiz nedeniyle ülkemizde çizgi roman üretmek isteyen sanatçılarımızın ortak kaygısının sevgili adem dostumuzun kaygısı ile aynı olduğunu görüyoruz.

Kendi adıma, yerli çizgi romanları kendim için ve dostlara hediye etmek üzere satın almayı, elimden geldiği kadar tanıtımını yapmayı, satın alınmasını teşvik etmeyi taahhüt ederim.

Ötesi için dünyanın aklı başındaki ülkeleri gibi bizde de sanat ve kültüre hakkı olan desteği verecek yöneticilerin, TV ve basında söz sahibi kişilerin, zengin ve halka mesaj verebilen iş adamlarının, halkı etkileme gücü olan kanaat önderlerinin ilgi ve desteği gerekiyor.

 

[direnc11]

Sevgili Adem gibi yaratıcı ve yetenekli dostlarımızı gıpta ile izliyorum. Epeyce sıra dışı ve tahminimce bir o kadar zevkli bir işe soyunmuşsun, sevgili Adem. Bu yolda sana başarılar diliyorum.

İşin ticari anlamda bir karşılık bulmasını canı gönülden dilerim. Zira bu topraklarda çizgi romanın asıl gelişimi işte bu türden yerli üretimlerin artmasıyla mümkün olacaktır.

Haluk abi meseleye dair her şeyi çok güzel özetlemiş. Ben de Haluk abi gibi kendi adıma üstüme düşeni yapacağım elbette. Meseleye hassasiyet gösterecek dostların artması en büyük dileğimiz olacaktır.

Sana kolaylıklar ve başarılar diliyorum, sevgili Adem.

 

[büyük beyaz]

İlk resmi beğendim. Adam biblo gibi duruyor ama bunu halledeceğim demişsin.
Gemi ahşap olunca biraz o ahşap dokuyu arıyorum tabi ki.
Adamın yüzü, ifadesi gerçeğe ne kadar yakınsa müşterisi o derece artacaktır. Ticari kısmı hakkında bilgim yok yorum yapamam.
ama korsanlı öykülere bayılırım merak ediyorum bekliyorum yani.
Kolay gelsin sayfa sayısını fazla tutma, ilk deneyimde sıkılmanı istemeyiz.

 

[sebo22]

çizgi diyarındaki dostlar bu iş için ellerini taşın altna koyacaklardır mutlaka...
bırakın yayınlanan sayıları almayı ben kendi adıma basılması için de maddi manevi her türlü desteği vermeye hazırım...

 

[memogianni]

Merhaba,

Öncelikle çalışmalarında başarılar dilerim. Çalışmalarının hepsi güzel ve başarılı. Çizgi romanda illa gerçekçilik olacak diye bir şey yok ama birinci çalışmandaki renklendirme ve efektler bana daha gerçekçi geldi ve ben daha çok beğendim. Ama hepsi okunur mu okunur. Profesör üstadın değindiği gibi yüz ifadeleri için biraz daha çalışmalısın ya da tarzını değiştirmelisin. Çizgi filmlerdeki hareketin ve sesin olmadığı kısıtlı karelerin içinde okuyucu konuya hem hakim olması hem de zevkle okuyup eksik bilgileri (sesleri, hareketlerin akışı gibi) zihninde canlandırması için için yüz ifadesi, bedenin duruşu çok önemlidir.

 

[vkopuzoglu]

Selam harika bir çalışma olmuş eline sağlık.
Bence ilk attığın örnek daha gerçekçi olmuş.

 

[uzung]

Bence de ilk çalışma efektleri açısından diğerlerine göre bir adım önde duruyor.
Hangisini seçerseniz seçin zaman içerisinde mutlaka mükemmele ulaşılacaktır. Önemli olan
daha önce yapılmamışı denemektir.
Daha çok örnek görebilmeyi umuyorum. Kolaylıklar diliyorum.

 

[hggurak]

Merhaba Sevgili Adem dostum,

Son çalışmamla ilgili öyle bir cendereye sokmuşum ki kendimi, paylaşımınızı arada kaçırmışım...
Zaten bir süre kendimi dinlendirmeye alacağım... Ortalıkta gözükmezsem dostlar kusuruma bakmasınlar...

Yeni fikirler, yeni projeler; adı ne olursa olsun "Yeni şeyler" daha başlangıçta "+1" puanı hak ediyor sanırım...
Ben, öncelikle Sevgili Profesör'ün yorumundan şu alıntıyı yapmak istiyorum: "İlk karede, söylenen (duyguyu, kararı gözlememize elverecek şekilde) sözleri yansıtacak mimik ve yüz ifadelerini belirgin olarak yakın çekim çizilmesini beklerim okuyucu olarak. Öfke, kızgınlık, sevinç, nefret gibi söylemleri mutlaka yüz, beden ifadelerinin desteklemesi gerekir ki, okuyucu okuduğunu çizgide bulabilsin, bütünleşsin."
Bu gerçekten de çok önemli... Okuduğumuz şeydeki ruhun bize geçebilmesi için "mimikler ve beden ifadeleri" çok önemli...

Nasıl ifade edeyim, nerden gireyim mevzuya kararsızlık çekiyorum...
Sinema filmlerinden örnek vereyim diyorum (görüşlerim sadece beni bağlar).
Eski ve yeni sinema filmlerini göz önüne alalım örmeğin:
Eskiden filmler dramatizasyon ön planda tutularak çeklirdi... Nitekim büyük filmlerde dramatizasyon önemli yer tutar...
Ne zaman ki "Jurassic Park" filminde bilgisayar teknolojisi denendi, yeni bir milat oluştu... Jurassic Park'tan "sonraki" ve "önceki" filmler diye... Artık filmlerde dramatizasyon arka plana itildi... Günümüz sineması "bam-güm, patlama, hoplama" filmlerine dönüştü.
(Tabi sayıları az da olsa kaliteli ve sinemasal dili iyi olan birçok yapım da var...)
Sinemada artık film değil, müzikli ve ses efektli klipler izler olduk.
Sinemanın büyüsü ise TV dizilerine kaydı...
Artık sinemasal örnekleri ancak TV dizilerinden takip edebiliyoruz (Boardwalk Empire, Breaking Bad, True Detective vs. vs...)

Bunları niye yazdım?
Yeni tarzlar elbette denenmeli. Ancak yeni teknolojiyi adapte edeyim derken öykünün ruhu ve özellikle anlatım dili gözden kaçırılmamalı...
Örneğini verdiğiniz karelerle (sizin de dediğiniz gibi biraz daha özen gösterilirse) harika bir görsellik yakalayabilirsiniz. Yakalamışsınız da...
Ancak görsellik kadar anlatacağınız hikaye ve anlatım şekliniz çok önemli...

Kısacası söyleyecek yeni bir şeyleriniz olmalı... Hangi duyguyu ön planda tutacaksanız (macera, aşk, hüzün, komedi, korku, gerilim) onun okuyucuya geçmesini sağlayacak bir kurgu yaratmalısınız...
Bu anlatım yolunu bulduktan sonra, epey başarılı olduğunuzu gördüğümüz 3D teknoljisiyle de hikayenizi desteklersiniz... Bence başarılı bir işin yolu budur.

Son bir nokta da şudur ki, "Başlamak, başarmanın yarısıdır"...
Bence direkt büyük işlere girişmeden, kısa ve vurucu bir öykü yaratmayı deneyiniz.
Sanırım böyle bir örnek yaratırsanız, onun üzerinden daha çok şeyler konuşabiliriz...

Dediğim gibi, yazdıklarım beni bağlar...
Verdiğiniz örneklerin üçü de çok başarılı... Onlara söyleyecek bir sözüm yok...
Ancak uygulamada da görmemiz gerekir bütün bunları...

Ellerinize kollarınıza sağlık, ve başarılar dileklerimle...

 

[Adem]

Sayın hggurak sizin ve profesörün yorumlarına aynen katılıyorum.
Bu örnekler sadece yeni tarz konusunda yorum yapılması, fikir oluşması içindi.
Karakter pozları, yüz ifadeleri konularında daha gidilecek çok yol, yapılacak çok iş var, bunun farkındayım.
Şu an emekleme aşamadayım sonra yürüyeceğim sonra da koşacağım eğer başarabilirsem.
Şimdiki adımım, tek sayfalık veya bant şeklinde deneme maksadıyla, yüz ifadelerini ve beden dili kullanımı geliştirme amaçlı kısa çalışmalar yapmak.
Bu sebeple de (şimdilik) hikayeler ilk etapta ikinci planda olacak.
Hollywood, senaryo kraldır der. Bunu kulağıma küpe yaptım.
Esas hikayem daha olgunlaşmadı zaten, epey de sürer diye düşünüyorum.
Velhasıl uzun ince bir yoldayım, gidiyorum gündüz gece.