17 Mayıs 2016 Ankara

12 Şub 2010
15,006
543,638
Akşam üzeri Hakan Alpin ustadan telefon geldi; Ankara'daymış ve bir kaç saat sonra Didim'e dönecekmiş.
Gelmek kolay da gitmek o kadar değil dedim:)

Orhan Dündar ustayı aradım, eski dostuymuş, hemen geldi.
Ramazan Türkmen ustayı aradım, iki eli kandaymış, yıkaması 1.5 saat sürer, bonus olarak Palio68 dostumuzu da getiriyorum dedi.

Burada yazsam, Hüseyin Aksakal dostumuzun R.E.HOWARD öykülerine taş çıkartacak bir kaç saatlik sohbet arasında Orhan Dündar usta, kitaplarını Hakan Alpin için imzaladı (ben imzalatamadım yemin billah)

Yemek için gittiğimiz mekana Ramazan Türkmen ve Hasan Pehlivan dostumuz da geldiler. Hakan Alpin dostumuzun yolculuk saatine kadar unutulmaz bir sohbet oldu.

file


file


file


file
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

sarkomer

Yönetici
18 Ağu 2009
13,336
302,071
Üstatlar, dostlar hep bir arada...
Gıpta edilecek sohbetler anladığımız kadarıyla gırla...
Allah dostluğunuzu ve sohbetinizi daim eylesin.
Saygılarımı iletiyorum.

52308R.gif
 

hüseyin aksakal

Onursal Üye
Çeviri & Balonlama
7 Eyl 2010
773
5,727
Kdz. Ereğli
Ustalara selamlar...

Artık Türk çizgi romanının yeni bir dönemin eşiğinde olduğuna inanıyorum. Eurovision, Nobel Edebiyat Ödülü, Nobel Bilim Ödülü tesadüf değil. Uzun bir demlenme döneminin ardından Comics, Manga, Frankofon ve Fumetti'lerle yarışacak bir Türk Çizgi roman açılımı gerçekleşebilir. Karabala bunun ilk heyecan verici adımı. Hikmet Yamansavaşçılar, Ramazan Türkmen, Dündar Kardeşler, Fikret Kol, Yıldırım Örer ve şimdi isimlerini sayamayacağım diğerleri... Her çıtayı aşabilecek potansiyel ve yeteneğe sahipler.

Edebiyatımızda Fecr-i Ati, Servet-i Fünun, Beş Hececiler, İkinci yeni gibi dönemler var ya... Elli yıl sonra önümüzdeki on yılda çizgi roman adına Türkiye'de üretilecek eserlerin böyle bir dönem ismine mazhar olacağına inanıyorum. Sadece Çizgi Diyarı'nda yürütülen çalışmaların olağan şablonları nasıl kırdığına bakarsanız bunu siz de görebilirsiniz.

Bunun da şöyle gerçekleşeceğine inanıyorum. Bir tımar bölgesinden savaşa giden sipahinin oğlu ve köylü asker arasındaki gerilimi açıklayabildiğimizde, Kılıç ve kargı kullanan piyadelerin, fitilli tüfekleri kullanan arbaletçilere yönelik küçümsemesini hnissedebildiğimizde, Devşirme Yeniçeriler ile Türk Akıncılar arasında gerilimler üretebildiğimizde, kahramanımız en içinden çıkılmaz duruma düştüğünde, içinde merhamet ve adalet duygusu taşıyan bir düşmanının elini tutarken ne hissettiğini açıkladığımızda, çatışmalara yol açan dini görüşlerin şeyhülislamın önünde nasıl tartışıldığını anladığımızda, iki şehzade arasındaki savaşın merkezinde kalan kasaba halklarının ayrışmasını analiz edebildiğimizde, her karedeki, her sekanstaki karakterlerin her biriyle empati kurabildiğimizde, kısacası tarihi yeni baştan algılamaya çalıştığımızda o eşik muhakkak aşılacaktır.

Sizce ne olur önümüzdeki Türk Çizgi Romanının ikinci aydınlanma döneminin ismi?
 

serdary67

Onursal Üye
18 Eki 2009
8,726
25,907
ordu-turkey
Ustalara selamlar...

Artık Türk çizgi romanının yeni bir dönemin eşiğinde olduğuna inanıyorum. Eurovision, Nobel Edebiyat Ödülü, Nobel Bilim Ödülü tesadüf değil. Uzun bir demlenme döneminin ardından Comics, Manga, Frankofon ve Fumetti'lerle yarışacak bir Türk Çizgi roman açılımı gerçekleşebilir. Karabala bunun ilk heyecan verici adımı. Hikmet Yamansavaşçılar, Ramazan Türkmen, Dündar Kardeşler, Fikret Kol, Yıldırım Örer ve şimdi isimlerini sayamayacağım diğerleri... Her çıtayı aşabilecek potansiyel ve yeteneğe sahipler.

Edebiyatımızda Fecr-i Ati, Servet-i Fünun, Beş Hececiler, İkinci yeni gibi dönemler var ya... Elli yıl sonra önümüzdeki on yılda çizgi roman adına Türkiye'de üretilecek eserlerin böyle bir dönem ismine mazhar olacağına inanıyorum. Sadece Çizgi Diyarı'nda yürütülen çalışmaların olağan şablonları nasıl kırdığına bakarsanız bunu siz de görebilirsiniz.

Bunun da şöyle gerçekleşeceğine inanıyorum. Bir tımar bölgesinden savaşa giden sipahinin oğlu ve köylü asker arasındaki gerilimi açıklayabildiğimizde, Kılıç ve kargı kullanan piyadelerin, fitilli tüfekleri kullanan arbaletçilere yönelik küçümsemesini hnissedebildiğimizde, Devşirme Yeniçeriler ile Türk Akıncılar arasında gerilimler üretebildiğimizde, kahramanımız en içinden çıkılmaz duruma düştüğünde, içinde merhamet ve adalet duygusu taşıyan bir düşmanının elini tutarken ne hissettiğini açıkladığımızda, çatışmalara yol açan dini görüşlerin şeyhülislamın önünde nasıl tartışıldığını anladığımızda, iki şehzade arasındaki savaşın merkezinde kalan kasaba halklarının ayrışmasını analiz edebildiğimizde, her karedeki, her sekanstaki karakterlerin her biriyle empati kurabildiğimizde, kısacası tarihi yeni baştan algılamaya çalıştığımızda o eşik muhakkak aşılacaktır.

Sizce ne olur önümüzdeki Türk Çizgi Romanının ikinci aydınlanma döneminin ismi?
Çok güzel bir yazı olmuş.Gerçekten eğer bu dedikleriniz senaryoya yansıtılır ve birde yurtdışına açılım için iyi bir temel senaryo üstüne kitaplar üretilirse ben ülkemiz çizgilerinin italyan ve fransızlarla yarışacağına eminim.Tek sorun sizin de yazdığınız gibi işin psikolojik boyutlarının senaryo da çok iyi işlenmesi insanlar bir sonra ki sayfaya geçmek için merak içinde olmasını sağlayacak bir çizgiroman konsepti inşa edildiğinde hem burada hem yurtdışında çok satan yayınlar oluşur.Benim burada tanıdığım bir yazar tavsiyemle yurtdışında da kitaplarını sattırmaya başlayınca özellikle isveç ve almanya da burada sattığına yakın satış grafiğini yakaladığını söylemişti.Sorun iyi ve derinlikli senaryo üretmek,bu olduğunda gerisi gelir.
 

The_DarknesS

Yönetici
Çeviri & Balonlama
17 Nis 2010
9,538
28,575
İzmir
Türk çizgi romanının önemli isimlerini fotoğraftan da olsa görmek güzel.
Birgün hep beraber muhebbet dileğiyle saygı ve selamlar.
 

R.Türkmen

Çizgi Roman Ustası
12 Şub 2012
763
2,979
Haluk abi herşeyi çok güzel ifade etmişsin. Yüreğine sağlık.:)
Değerli arkadaşlarımızın yorumlarını da keyifle okudum.
Çizgi roman adına gerçekten dolu dolu oldukça kaliteli vakit geçirdik.
Bizleri buluşturan Rabbime şükürler olsun.
Vesile olan dostlarımıza da sonsuz teşekkürler.
Hiç bir şey boşuna olmuyor bu hayatta.
Bunların kıymetini bilip, yılmadan yorulmadan çalışmaya devam etmeliyiz.
Arkadaşlarımızın dediği gibi kesinlikle bu potansiyel bizde var.
Sürekli çizerek, derinleşip gelişerek ve bu pazarı artırarak,
Avrupa ve ABD seviyesine çıkabiliriz. Yapabiliriz.
Belki herkesten üstün değiliz ama kimseden de aşağı değiliz.
Biz çalıştığımız ve ürettiğimiz sürece üstün olacağız.
Bizi birbirimizden ayıran emektir.
Kendimizle iftihar edelim ki başkaları da bize saygı göstersin.
Bugüne kadar yapılagelenler işte ortadadır.
Verilen emekleri üretimi en başından beri takip eden siz dostlar biliyorsunuz.
Devamını da getireceğiz İnşallah.
Memlekete hizmet de böyle olur. Bilimle, sanatla, kültürle.
Başarı da budur bence.
Vatana, millete, insanlığa hizmet etmektir.

Yeni çalışmalarda buluşmak, üzerine hasbihal etmek dileğiyle
hepinize selamlar, saygılar...
 
Üst