Geçen sene Jason Momoa'lı filmi izlediğimde İstanbul'u görmek aklımı başımdan almıştı. Nemrut dağı, karadan yürütülen gemiler, Sultanahmet silüetli şehir, Galata kulesi altındaki meyhane... "Bugün bazıları Beyoğlu'nu barlardan arındırmak istese de boşuna, Hiborya çağından beri batakhaneymiş oralar" esprisini etrfaımdakileri bunaltacak kadar yapmıştım uzun uzuuuuuun
Ama bu arada filmi almakla birlikte sahneleri kesip bir türlü paylaşıma aktaramamıştım...
Neyse ki aklın yolu bir. Başkaları yapmış, akıllarına sağlık. İşte Conan İstanbul'da:
Conan senaryo gereği filmin bir yerinde "Argalon - City Of Thieves"e yani tercümesiyle "Hırsızlar Şehri"ne gidiyor. Buraya kadar her şey normal gibi... Fakat detayları incelediğiniz zaman ortaya bambaşka bir tablo çıkıyor.
Conan, Nemrut Dağı'ndaki heykellerin sıralandığı toprak bir yoldan şehire giriyor. Böylece Conan'ın Türkiye'ye vardığı ustalıkla anlatılmış oluyor.
Daha sonra, İstanbul silüetini görüyoruz ve tam bu sırada aşağıda "Argalon - City Of Thieves" yazısı beliriyor, yani "Hırsızlar Şehri"...
Yetmiyor, sanki İstanbul algısının hafızalara iyice yerleşmesi amaçlanmış gibi, Conan şehrin içinde atıyla dolaşırken kamera açısı yukarıya dönüyor ve orada da Galata Kulesi'ni görüyoruz.
Conan şehirde dekoruyla Osmanlı dönemlerini andıran bir mekana giriyor ve orada da oryantal eşliğinde göbek atan dansözleri izliyoruz!
Geminin karada yürümesi size de bir şey anımsatmıyor mu?
Görsel paralellikler çok hoş saptanmış tamam, ama buraya eklemediğim "türk düşmanı Conan paranoyaklığı" finali facia...
Kaynak -
Ama bu arada filmi almakla birlikte sahneleri kesip bir türlü paylaşıma aktaramamıştım...
Neyse ki aklın yolu bir. Başkaları yapmış, akıllarına sağlık. İşte Conan İstanbul'da:
Conan senaryo gereği filmin bir yerinde "Argalon - City Of Thieves"e yani tercümesiyle "Hırsızlar Şehri"ne gidiyor. Buraya kadar her şey normal gibi... Fakat detayları incelediğiniz zaman ortaya bambaşka bir tablo çıkıyor.
Conan, Nemrut Dağı'ndaki heykellerin sıralandığı toprak bir yoldan şehire giriyor. Böylece Conan'ın Türkiye'ye vardığı ustalıkla anlatılmış oluyor.
Daha sonra, İstanbul silüetini görüyoruz ve tam bu sırada aşağıda "Argalon - City Of Thieves" yazısı beliriyor, yani "Hırsızlar Şehri"...
Yetmiyor, sanki İstanbul algısının hafızalara iyice yerleşmesi amaçlanmış gibi, Conan şehrin içinde atıyla dolaşırken kamera açısı yukarıya dönüyor ve orada da Galata Kulesi'ni görüyoruz.
Conan şehirde dekoruyla Osmanlı dönemlerini andıran bir mekana giriyor ve orada da oryantal eşliğinde göbek atan dansözleri izliyoruz!
Geminin karada yürümesi size de bir şey anımsatmıyor mu?
Görsel paralellikler çok hoş saptanmış tamam, ama buraya eklemediğim "türk düşmanı Conan paranoyaklığı" finali facia...
Kaynak -
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.