KDV (Kazık Daima Vatandaşa)

[Baltimora]

1 Ocak 1985'de, Özal hükümeti zamanında yürürlüğe giren, devlet gelirlerini arttırma amaçlı konan vergiye "Katma Değer Vergisi" ya da kısaca KDV denmişti. Ceplerinden tırmalanan paraların kendilerine yol, su ve elektrik olarak döneceği vaat edilen vatandaşlar ise buna tepki olarak, bu kısaltmanın açılımını "Kazık Daima Vatandaşa" olarak değiştirmişlerdi.

TRT'de bu vergi için hazırlanan kamu spotlarında; Özay Gönlüm "Fişini de al Mustafa Ali",
Ali-Ayşegül Atik çiftin "bir alışveriş, bir fiş", Zeki-Metin de "KDV'si içinde, satış fişi cebimde" skeçleriyle hafızalarımızda yer etmişti..

Ayrıca yönetmenliğini Kartal Tibet'in yaptığı, başrolünü Kemal Sunal'ın oynadığı, bu uygulamaya gönderme yapan "Katma Değer Şaban" isimli bir de film çekilmişti.

23 Aralık 1984 (Sayı 642) tarihli Gırgır dergisinden KDV konulu bir karikatür

 

[tabure]

KDV dünyada da var ama, sonuç olarak sloganın da çok güzel belirttiği gibi, üretim-satış sürecinde herkes birbirinin üstüne yükleyerek giderken, malı alanın yani vatandaşın elinde patlayan bir vergi.

En kralından ekonomist te gelse şimdi soracağım sorunun cevabını veremez. Ben vatandaş olarak çalışıyorum, maaşımdan her ay peşin peşin vergi kesiliyor mu, kesiliyor. Evim varsa, arabam varsa her sene vergisini ödüyor muyum, ödüyorum. Benzin alıyorum, benzinden ziyade 30 kat vergi ödüyor muyum, ödüyorum. Su, elektrik, doğalgaz kullanıyorum onun parasını ödüyor muyum, ödüyorum. Peki tüm bu dolaylı- dolaysız sayılamayacak kadar vergi öderken, marketten aldığım tuvalet kağıdının vergisini neden ben ödüyorum? Yani bir mal satışında gelir elde eden vergi vereceğine alan vergiyi ödüyor. Ha biliyorum satıcı da sonuçta gelirleri üzerinden vergi ödüyor devlete diyeceksiniz ama maalesef hemen her şeyi gider gösterip kar değil zarar gösteren firmalar, yıllık vergi olarak 1 günlük kazancını bile göstermeyen esnaf ve serbest meslek erbabları oldukça, devlet de bulduğu kazı yoluyor maalesef...

 

[İskenderunlu]

Aldığımız bir elektronik eşyanın yüzde 18'i vergi.
Yüzde 2 veya 3 normal ama yüzde 18 olunca,
yolunacak kaz gibi hissediyor insan kendini..

 

[Baltimora]

Aldığımız bir elektronik eşyanın yüzde 18'i vergi.
Yüzde 2 veya 3 normal ama yüzde 18 olunca,
yolunacak kaz gibi hissediyor insan kendini..

Sana aynen katılıyorum dostum. Seksenlerde bir de "Kaz Daima Verir" diye bir tabir vardı ama "Kazık Daima Vatandaşa" kadar tutmamıştı... Sanırım yolunacak kaz'dan yola çıkarak böyle bir söz üretmişlerdir..

 

[KARAOĞLAN]

Özal'ın halkımıza armağanı bu kazığın bir açılımı da "KIZINI DAVULCUYA VERDİ" idi.

 

[yeryüzü]

KDV dünyada da var ama, sonuç olarak sloganın da çok güzel belirttiği gibi, üretim-satış sürecinde herkes birbirinin üstüne yükleyerek giderken, malı alanın yani vatandaşın elinde patlayan bir vergi.

En kralından ekonomist te gelse şimdi soracağım sorunun cevabını veremez. Ben vatandaş olarak çalışıyorum, maaşımdan her ay peşin peşin vergi kesiliyor mu, kesiliyor. Evim varsa, arabam varsa her sene vergisini ödüyor muyum, ödüyorum. Benzin alıyorum, benzinden ziyade 30 kat vergi ödüyor muyum, ödüyorum. Su, elektrik, doğalgaz kullanıyorum onun parasını ödüyor muyum, ödüyorum. Peki tüm bu dolaylı- dolaysız sayılamayacak kadar vergi öderken, marketten aldığım tuvalet kağıdının vergisini neden ben ödüyorum? Yani bir mal satışında gelir elde eden vergi vereceğine alan vergiyi ödüyor. Ha biliyorum satıcı da sonuçta gelirleri üzerinden vergi ödüyor devlete diyeceksiniz ama maalesef hemen her şeyi gider gösterip kar değil zarar gösteren firmalar, yıllık vergi olarak 1 günlük kazancını bile göstermeyen esnaf ve serbest meslek erbabları oldukça, devlet de bulduğu kazı yoluyor maalesef...

Vatandaş ÖTV, KDV vs ile dünya ortalamasının
çok üstünde vergi veriyor gerçekten...

Vergi Dairesi Müdürü olan biri söylemişti,
bütün firmalardan gereken vergi bir şekilde
alınıyor, ülkemiz düşünülenin aksine en iyi
vergi toplayan ülkelerden biri, asıl sorulması
gereken "gelirlerin nasıl dağıtıldığı". Devletin
muazzam gelirleri halkın yüksek standartlarda
yaşaması için gerçekten de yol(ama dubleden önce,
demir yolu), elektrik ve su (ama ucuz)
olarak dönseydi iyiydi! Nereye dönüyor bilmiyorum
Bakalım her yıl 3-5 km yapılan metro ile
çocuklarımız ya da torunlarımız daha rahat
ulaşım imkanı bulurlar belki!!!

 

[tabure]

Demin elektrik faturası gelmiş, en altta yazıyor. "Faturanızın 18 TL'si vergi ve fonlardan oluşmaktadır."

Ne güzel be, özel elektrik şirketi elektrik satsın bize, onun vergisini de peşin peşin biz ödeyelim.

Hayatımız vergi ödemekle geçiyor, alenen devlet memuru gibi devlet için çalışıyoruz. Keşke gerçek bir komünist sistem olsaydı, en azından herkes devlete çalışır ama devlet de vatandaşın tüm gereksinimlerini karşılardı. Kapitalist sistemde herkes devlet+özel sektöre çalışıyor, karşılığında açlık sınırında yaşayabiliyorsun.
Şeytan diyor, sat sav git dağ başında bir kulübe yap yaşa, Mandıra filozofunda olduğu gibi...