Siyah beyaz TRT ve test paterni

[Baltimora]

TRT’nin siyah beyaz yayın yaptığı dönemlerde, yayın başlamadan önce ekranda görünen test paterni'ni hatırlayanınız var mı? Yanılmıyorsam görüntüyle beraber kulakları rahatsız edici berbat bir de sinyal olurdu.

Bu görüntüyü kızgın bir robota ya da canavara benzetirdim. Bu yüzden ekrandaki görüntü beni çok ürkütürdü. Çocukluk işte!!..
​

 

[abartman]

Hatırlamaz mıyım! O zamanın tüplü televizyonlarında voltaj salındıkça görüntü geometrik oranlarını koruyamaz, uzayıp kısalır veya yanlara doğru şişerdi. O yüzden ara sıra bu test yayını yapılırken televizyonları kalibre etmek gerekirdi. Ayar çubukları da, yanlış hatırlamıyorsam boy, en ve aşağı yukarı kaydırmaya yarayan üç taneydi ve televizyonun arkasında bulunurdu.. Ha bir de voltaj dengesiz hal alınca sesi çatlardı televizyonun. Bu "test" görüntüsüne bir de "ton" denilen bir tür çınlama benzeri ses eşlik ederdi.

Bu gibi sebeplerle hemen her televizyonun yanında bir regülatör bulunurdu bir zamanlar... Hey gidi hey..

 

[Baltimora]

Hatırlamaz mıyım! O zamanın tüplü televizyonlarında voltaj salındıkça görüntü geometrik oranlarını koruyamaz, uzayıp kısalır veya yanlara doğru şişerdi. O yüzden ara sıra bu test yayını yapılırken televizyonları kalibre etmek gerekirdi. Ayar çubukları da, yanlış hatırlamıyorsam boy, en ve aşağı yukarı kaydırmaya yarayan üç taneydi ve televizyonun arkasında bulunurdu.. Ha bir de voltaj dengesiz hal alınca sesi çatlardı televizyonun. Bu "test" görüntüsüne bir de "ton" denilen bir tür çınlama benzeri ses eşlik ederdi.

Bu gibi sebeplerle hemen her televizyonun yanında bir regülatör bulunurdu bir zamanlar... Hey gidi hey..

O zamanlar televizyonu açmak ta, kapamak ta sanatmış. Bizde de regülatör vardı. O neydi yaaa, TV'nin açılması için önce regülatörü açar, sonra da televizyonun yavaş yavaş açılmasını beklerdik. Mübarek televizyon değil elleri kınalı nazlı gelindi..

Şimdi ise her şey 1-2 saniyede bitiyor. ​

Bu arada şimdi, zamanında kullandığımız regülatörün aynısının resmini buldum..

 

[profesör]

Bunun kadar meşhur, yayın kesintiye uğradığında ekrana verilen Necefli Maşrapa vardı ki, mizah dergilerinin vazgeçilmez malzemelerindendi

 

[mustafa34]

O yıllarda bir gün yayın başladıktan sonra ilerleyen saatlerde yayın yine gitti ama her nedense necefli maşraba yerine en üstteki resimdeki şu an adının "test paterni" olduğunu öğrendiğim resim ekrana geldi. Bi kaç dakika sonra telaşla bizim dış kapı çaldı.

Komşuymuş, "bizim televizyonmu bozuldu ne ya, sizinki şu an nasıl gösteriyo bi bakabilirmiyim komşu?"

 

[mustafa34]

Üstelik taş gibi de ağırdı regülatörler.

 

[Baltimora]

Üstelik taş gibi de ağırdı regülatörler.

Çok güzel bir tespit. Bu da şimdi aklıma geldi. Yazlığa giderken haliyle Televizyon ve regülatörümüzü de götürürdük. Regülatörü bazen benim taşıdığım da olurdu. Taşırken bayağı zorlandığımı şimdi sayenizde hatırladım. Teşekkürler..

 

[mustafa34]

Yayın başlamadan önce mi açtık televizyonu;
Mesela diyelim daha 5 dak. filan var... Nasıl olsa beş dakika sonra açılacak,
Açmışken kapatmazdık artık televizyonu, tek kanal var, yayın açılır açılmaz haberimiz olur zaten.
O test paterni ekranda ben diyeyim 5, siz deyin 10 dakka kalırdı ekranda.
Tekrar televizyonla regülatörle ısınmışken kim uğraşacak bi daha : )

Üstelik o gün hele hele bir çizgi film falan varsa aşağı yukarı o dakikalara denk gelirdi,
yayın açıldıktan, İstiklal Marşı okunduktan hemen sonra verilirdi.

 

[scanfan]

Rahmetli "Adile Naşit" de bu voltaj regülatörlerinden birinin reklamlarında yer almıştı. 1975 yılında bizim evde olan televizyonun markasını sorsalar hemen söylerim (Aytiti Şaablorenz!), ama voltaj regülatörü hangisiydi deseler bilemem, ama çok ağır olduğunu hatırlıyorum (resimdeki değildi, kesin)

​

 

[abolardis]

Bu mübarek alet olmadan TV yi açamazdık.Zaten mahallede bir kaç kişide Tv vardı o zamanlar.Bu aleti icat eden muhterem kişiyi her zaman hayırla ve rahmetle yadetmişimdir.Aynı zamanda televizyon kadar ağırlığı vardı neredeyse zaman zaman ısınmasından kaynaklanan zorunlu molalar verilmesini de neden olurdu.
Güzel günlerin güzel zamanların insanlığın izbe yerlerde saklanmadığı çarşı pazar insan içinde gezdiği , arkasından rahmetle anılmadığı bir sürecin en değerli aygıtlarından biriydi.Alım gücü öyle hiçte az değildi.Ancak imkanlar yetersiz ve kapitalizm henüz bütün kollarıyla insanlığı sarmamıştı.
Nüfus az ama kaliteli ve alım gücü yüksekti.İnsanlar sağ ve sol olarak iki kümeye ayrılmıştı bu iki kümenin kesişim noktası genelde olmazdı olamazdı olanlarda makbul kabul edilmezdi.Siyasi partiler siyasetin ötesinde ideolojik grupların bir tür bileşimi gibiydi.Sağdan soldan estarabim şarkısı çıkalı fazla olmasa da bu adam ne diyor diye düşünen kişi sayısının nüfusa oranı %0000000.01 civarındaydı.
Tüfek icat olmuş ama mertlik henüz bozulmamıştı.Mertlik delikanlılığa evrilirken delikanlım şarkısı henüz bestelenmemiş pop müzik yeterince popüler olamamıştı.Bütün komünistler İran'a pardon Moskova'ya , bütün şeriatçılar İran'a ,bütün popçular Normandiya ya sloganları henüz keşfedilmemişti.Az sayıda kişinin çok sayıda ayrılıkçı fikirleri geliştirmek için fikirlerine volta attırdıkları arada bir bu düşüncelerini ayaklandırmak için kovaladıkları dili geçmiş zamanlı etkisi miş li geçmiş zamanlı zamanlardı.Geniş olan zamanlarda varsa da ,onlarda genelde gelecek zaman kipindeydi.

İşte bu mübarek alet bu zamanların aletiydi.Ne aletti be... Nasıl bir aygıttı peh peh peh.Bir hışımla geldi geçti bir hışımla vurdu geçti.Cızırt cızırt Cızırtıoğlu regülatör bey.