kemalettin
Onursal Üye
- 13 Eyl 2011
- 506
- 2,536
Benzeri popüler kültür dergilerinin analizlerine rastladıkça, bu başlık altinda, sizlerle paylaşmaya devam etmeyi düşünüyorum.
Halen eshq ve waingro da görüşlerini bildirmiş. Çok sevindim.
Siz de hangi popüler kültür dergilerini neden beğenip beğenmediğinizi ekler misiniz lütfen
Ot’tan Kafa’ya 7 Popüler Kültür Dergisi (Analizli)
90’ların sonu, 2000’lerin başı Öküz vardı Leman grubunun çıkardığı. Şimdiki Ot, Kafa ve türevlerinin ilahıydı. Öküz yayın hayatına son verdikten sonra Penguen grubu Hayvan’ı çıkardı aynı sıklette; ama o aşı pek tutmadı ve kapandı. Uzun bir suskunluğun ardından 2013’te OT çıktı ve işaret fişeğini çaktı. Ardı ardına dergiler çıkmaya başladı benzer çizgide. Kimdir bu dergiler, nedir, ne yaparlar? Ucundan tutarak irdelemeye çalıştık. Ayrıntılı analizlerimiz yakın zamanda uzunca bir yazıyla burada olacak. Hazırlık babında, gelsin içeriğimiz…
***
1 – OT
Zamanın efsanesi Öküz’ün formatıyla yayın hayatına 2013’ün 14 Şubat’ında merhaba dedi. Metin Üstündağ öncülüğünde; edebiyattan müziğe, şiirden siyasete her yelpazede salınıp duran bir dergi oldu. Gezi’den sonra çok büyük popülarite yakaladı ve hızla yükselişe geçti. Tirajları katlandı. Namı yürüdü. Kafeleri ardı ardına açılmaya başladı. Şu sıralar kendi adlarına bir yayınevi kurma hazırlığı içindeler. Daha sonra kendi bünyelerinden iki ayrı dergi daha çıktı; Bavul ve Yumuşak Ğ.
2 – KAFA
2014 Eylül’ünde, Candaş Tolga Işık’ın patronluğunda selam çaktı piyasaya. İçindeki nadide isimleri tenzih ederek, bunca dergi arasında en tüccar yaklaşım sergileyeni Kafa’dır sanırım. Bazı sayılarında ayraç promosyonları oluyor. Bir yüzünde potansiyel okurlarının sevdiği bir şair, arka yüzünde Ülker grubunun reklamı… Ünlü isimleri bir torbaya doldurur gibi dergiye yığıp, hepsinin de ismini kapağa çekip parsa toplama telaşı var. Bu ekibin, “Futbol arsada güzel, borsada değil” sloganıyla çıkardığı; ama içinde endüstriyel futbolun en nadide isimlerinin de cirit attığı ‘Fitbol’ isimli beyin yakan bir dergileri daha var. Ona da başka bir ara eğiliriz.
3 – FİL
2015 Ocak’ta, “Deveden büyük fil var” sloganıyla yayaın hayatına merhaba dedi. Bu dergide, “Ünlüleri dolduralım, iki üç satır bir şeyler yazdırıp yürürüz” mantığı yok. Suya, sabuna dokunmayı da seven bir ekibi var. Daha politik, daha az ticari kaygı güden; içerikleri sağlam bir dergi Fil. En sevdiğim.
4 – BAVUL
Ekim 2015’te Bergen kağaıyla suratlarımıza tokadı çakıp “merhaba” diyen Bavul, bunca dergi arasında sokağı en hisseden ve hissettireni sanırım. OT’un kuruluşunda da yer alan Önder Abay’ın ve arkadaşlarının özel çabasıyla çıkan Bavul, ilgiyi hak eden bir yayın.
5 – YUMUŞAK Ğ
Yumşak Ğ, OT’un kuruluşunda önderlik pozisyonunda yer alan Metin Üstündağ tarafından çıkan yeni bir yayın. Bavul kadar yeni; ama onun bıraktığı izi bırakamadı bu kısa sürede. Yürüyecek yolu var daha önünde. Ya da Metin Üstündağ’ın artık kenara geçip oturması gerekiyor!
6 – PUL BİBER
2015 Eylül’ünde doğaya salınan Pul Biber; kadınlara, çocuklara, ağaçlara hayatın zor olduğunu söyleyerek selam verdi raflara. Gözümüze batan, eğreti duran bir tüccar tarafları yok. İşini yapan bir ekip söz konusu dergi bünyesinde. Alınası, sevilesi ve yaşatılası bir yayın.
7 – CİNS
İslamcı camianın Ot’u olma iddiası taşıyan Cins, bu hedefi karşılayamıyor elbette. “Sağcılardan böyle işler çıkmaz” algılarını yerle bir etmek için çıktıklarını dile getiren dergi; aslında bir nevi bu algının sağlaması oldu. Hakikaten sağcılardan estetik çıkmıyor!
Halen eshq ve waingro da görüşlerini bildirmiş. Çok sevindim.
Siz de hangi popüler kültür dergilerini neden beğenip beğenmediğinizi ekler misiniz lütfen
Ot’tan Kafa’ya 7 Popüler Kültür Dergisi (Analizli)
90’ların sonu, 2000’lerin başı Öküz vardı Leman grubunun çıkardığı. Şimdiki Ot, Kafa ve türevlerinin ilahıydı. Öküz yayın hayatına son verdikten sonra Penguen grubu Hayvan’ı çıkardı aynı sıklette; ama o aşı pek tutmadı ve kapandı. Uzun bir suskunluğun ardından 2013’te OT çıktı ve işaret fişeğini çaktı. Ardı ardına dergiler çıkmaya başladı benzer çizgide. Kimdir bu dergiler, nedir, ne yaparlar? Ucundan tutarak irdelemeye çalıştık. Ayrıntılı analizlerimiz yakın zamanda uzunca bir yazıyla burada olacak. Hazırlık babında, gelsin içeriğimiz…
***
1 – OT
Zamanın efsanesi Öküz’ün formatıyla yayın hayatına 2013’ün 14 Şubat’ında merhaba dedi. Metin Üstündağ öncülüğünde; edebiyattan müziğe, şiirden siyasete her yelpazede salınıp duran bir dergi oldu. Gezi’den sonra çok büyük popülarite yakaladı ve hızla yükselişe geçti. Tirajları katlandı. Namı yürüdü. Kafeleri ardı ardına açılmaya başladı. Şu sıralar kendi adlarına bir yayınevi kurma hazırlığı içindeler. Daha sonra kendi bünyelerinden iki ayrı dergi daha çıktı; Bavul ve Yumuşak Ğ.
2 – KAFA
2014 Eylül’ünde, Candaş Tolga Işık’ın patronluğunda selam çaktı piyasaya. İçindeki nadide isimleri tenzih ederek, bunca dergi arasında en tüccar yaklaşım sergileyeni Kafa’dır sanırım. Bazı sayılarında ayraç promosyonları oluyor. Bir yüzünde potansiyel okurlarının sevdiği bir şair, arka yüzünde Ülker grubunun reklamı… Ünlü isimleri bir torbaya doldurur gibi dergiye yığıp, hepsinin de ismini kapağa çekip parsa toplama telaşı var. Bu ekibin, “Futbol arsada güzel, borsada değil” sloganıyla çıkardığı; ama içinde endüstriyel futbolun en nadide isimlerinin de cirit attığı ‘Fitbol’ isimli beyin yakan bir dergileri daha var. Ona da başka bir ara eğiliriz.
3 – FİL
2015 Ocak’ta, “Deveden büyük fil var” sloganıyla yayaın hayatına merhaba dedi. Bu dergide, “Ünlüleri dolduralım, iki üç satır bir şeyler yazdırıp yürürüz” mantığı yok. Suya, sabuna dokunmayı da seven bir ekibi var. Daha politik, daha az ticari kaygı güden; içerikleri sağlam bir dergi Fil. En sevdiğim.
4 – BAVUL
Ekim 2015’te Bergen kağaıyla suratlarımıza tokadı çakıp “merhaba” diyen Bavul, bunca dergi arasında sokağı en hisseden ve hissettireni sanırım. OT’un kuruluşunda da yer alan Önder Abay’ın ve arkadaşlarının özel çabasıyla çıkan Bavul, ilgiyi hak eden bir yayın.
5 – YUMUŞAK Ğ
Yumşak Ğ, OT’un kuruluşunda önderlik pozisyonunda yer alan Metin Üstündağ tarafından çıkan yeni bir yayın. Bavul kadar yeni; ama onun bıraktığı izi bırakamadı bu kısa sürede. Yürüyecek yolu var daha önünde. Ya da Metin Üstündağ’ın artık kenara geçip oturması gerekiyor!
6 – PUL BİBER
2015 Eylül’ünde doğaya salınan Pul Biber; kadınlara, çocuklara, ağaçlara hayatın zor olduğunu söyleyerek selam verdi raflara. Gözümüze batan, eğreti duran bir tüccar tarafları yok. İşini yapan bir ekip söz konusu dergi bünyesinde. Alınası, sevilesi ve yaşatılası bir yayın.
7 – CİNS
İslamcı camianın Ot’u olma iddiası taşıyan Cins, bu hedefi karşılayamıyor elbette. “Sağcılardan böyle işler çıkmaz” algılarını yerle bir etmek için çıktıklarını dile getiren dergi; aslında bir nevi bu algının sağlaması oldu. Hakikaten sağcılardan estetik çıkmıyor!
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Son düzenleme: